CONCLUSION: We believe this atlas will enable researchers to identify the spinal cord segment targeted for
injury, allowing for better standardization of surgical technique.
Keywords: Spinal cord injury, Anatomy, MRI
Experiments were approved by the Animal Ethics Committee of the University of Queensland.
Poster Bildiriler / Poster Presentations
190
P97
Confluens sinüs ve ilişkili yapıların morfometri ve varyasyonları: anatomik çalışma
Murat Coşar
1
, Aşkın Şeker
2
, Davut Ceylan
3
, Necati Tatarlı
4
, Feyzi Şahin
5
, Mehmet Tokmak
6
, Ahmet
Songur
7
, Türker Kılıç
2
, Oğuz Aslan Özen
8
1
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Nöroşirurji Anabilim Dalı, Çanakkale
2
Marmara Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Nöroşirurji Anabilim Dalı, İstanbul
3
Sakarya Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Nöroşirurji Anabilim Dalı, Sakarya
4
Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Nöroşirurji Anabilim Dalı, İstanbul
5
Adalet Bakanlığı, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı, Morg İhtisas Dairesi
6
Medipol Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Nöroşirurji Anabilim Dalı, İstanbul
7
Afyon Kocatepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Anatomi Anabilim Dalı, Afyonkarahisar
8
Namık Kemal Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Anatomi Anabilim Dalı, Tekirdağ
1
Çanakkale Onsekiz Mart University, Faculty of Medicine, Department of Neurosurgery, Çanakkale, Turkey
2
Marmara University, Faculty of Medicine, Department of Neurosurgery, Istanbul, Turkey
3
Sakarya University, Faculty of Medicine, Department of Neurosurgery, Sakarya, Turkey
4
Dr. Lutfi Kırdar Kartal Education and Research Hospital, Department of Neurosurgery, Istanbul, Turkey
5
Ministry of Justice, Presidence of Forensic Medicine Agency, Morgue Specialization Department, Ankara, Turkey
6
Medipol University, Faculty of Medicine, Department of Neurosurgery, Istanbul, Turkey
7
Afyon Kocatepe University, Faculty of Medicine, Department of Anatomy, Afyonkarahisar, Turkey
8
Namık Kemal University, Faculty of Medicine, Department of Anatomy, Tekirdag, Turkey
AMAÇ: Dural sinüslerin anatomik çalışmaları oldukça önemlidir. Confluens sinuum (CS) ve ilişkili yapılar
literatürde nadir çalışılmıştır. Bu çalışmada; silikon injeksiyon tekniği ile confluens sinuum ve ilişkili yapıların
morfometrik ve morfolojik yapılarını araştırmayı amaçladık.
GEREÇ ve YÖNTEM: Çalışmada 30 kadavra kullanıldı. 12 tanesi dokümentasyon ve ölçümlerde kullanılan
formaldehitte tespitli, 18’i sadece ölçümlerde kullanılan taze kadavralardı. Formalin tespitli kadavralar vena
jugularis interna (VJI), internal carotid arter (ICA) ve vertebral arter (VA) yoluyla musluk suyu kullanılarak
yıkandı ve sonra renkli silikon enjekte edildi. CS ve ilişkili yapılar cerrahi mikroskop altında diseke edildi, normal
anatomi araştırıldı ve varyasyonlar dokümante edildi. Sinus sagittalis superior (SSS), CS, oksipital sinus (OS),
sinus rektus (SR), bilateral transvers sinus (TS) çapları ve SSS-SR açısı ölçüldü.
BULGULAR: Ortalama çaplar; SSS: 11,7 mm, CS:22,3 mm, OS: 5,25 mm, SR:7,5 mm, TS: (sağ: 9,7 ve sol:
9,1 mm) olarak ve SR-SSS açısı 58 derece ölçüldü. Her iki taraftan SSS ve TS’ye dökülen venöz yapılarda fark
yoktu. Direkt olarak CS’ye drene olan kortikal venler ve SSS’den TS’ye drenajı sağlayan venöz yapılarda
varyasyonlar görüldü. Sağ TS 7 olguda sol TS’ye göre superior yerleşimliydi ve bu durum CS tipiyle ilişkiliydi.
SSS üzerinde 2 olguda vertikal yerleşim septum tespit edildi. Olguların %40’ında (12/30) SSS’nin sağ TS’ye
drene olduğu ve bu durumun CS’deki septumun (10/30) akım yönünü sağ TS’ye yönlendirmesinden
kaynaklandığı tespit edildi. Ayrıca, %80 oranında OS varlığı tespit edildi.
SONUÇ: Çalışmada SSS-SR arasındaki açıyı, CS’deki septumun CS tiplerine ve TS dominansına etkisini tespit
ettik. TS’nin superior yerleşimini ve CS’deki septumun bu duruma etkisini tesbit ettik.
Anahtar Kelimeler: Confluens sinuum, Silikon enjeksiyon, Sinus oksipitalis, Kadavra, Otopsi
The morphometry and variations of confluence of sinuses and related structures.
anatomic study
OBJECTIVES: The anatomic studies of the dural sinuses are very important dealing pathologies around
confluence of sinuses and the variations of this region are rarely studied in the literature. In this study, we
aimed to investigate the morphometric and morphological structures of the confluence of sinuses and related
structures with silicon injection technique.
MATERIALS & METHODS: We studied 30 cadaver in this study. Twelve of them were fixed with formaldehyde
that were use for documentation and measurements and eighteen of them were fresh cadaveres that were used
for measurements. Formalin fixed cadaveres were washed with tap water and injected with colored silicone via
vena jugularis interna (VJI), internal carotid artery (ICA) and vertebral artery (VA’s) . The confluens of sinuses
(CS) and related structures were dissected under surgical microscope, the normal anatomy were investigated
and variations were documented. Diameter of the sinus sagittalis superior (SSS), CS, occipital sinuses (OS),
sinus rectus (SR), bilateral transvers sinuses (TS) and the angle between SSS-SR were measured.
RESULTS: In this study, the mean diameters were SSS: 11,7 mm, CS:22,3 mm, OS: 5,25 mm, SR:7,5 mm,
TS: (right: 9,7 and left: 9,1 mm) and angle between SR-SSS was 58 degree. There were no difference for the
bilateral venous structures which drain to SSS and TS. There were some variations that draine venous blood
from SSS to TS or some cortical veins that directly drain to CS. The right TS were located superior in 7 cases
compared with the left TS and this process related with the type of CS. A local vertically located septum in the
SSS was detected in 2 cases. 40 % of cases (12/30) SSS drain to right transverse sinus and this is because of a
septum (10/30) that is located in the CS directing the blood that comes from SSS to right TS. Additionally, we
encountered OS in the 80% of the cases.
CONCLUSION: We have reported the angle between the SSS-SR and effect of CS septum on the CS types and
TS dominance. We also reported the superior location of TS and the effect of CS septum on it.
Keywords: Cadaver, Confluence of sinuses, Sinus occipitalis, Otopsy, Silicon injection
Poster Bildiriler / Poster Presentations
191
P98
Ulnar arter tarafından ikiye ayrılan median sinir olgusu
Arzu Hizay, Levent Sarıkçıoğlu
Akdeniz Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Anatomi Anabilim Dalı, Antalya
Akdeniz University, Faculty of Medicine, Department of Anatomy, Antalya, Turkey
AMAÇ: Median sinir ve ulnar arter varyasyonları literatürde oldukça sık rastlanmaktadır. Çalışmamızda, ulnar
arter tarafından ikiye ayrılmış median sinir olgusu sunulmuştur. Literatür taramalarımızda bu konuyla ilgili
herhangi bir olguya rastlanmamıştır. Bu varyasyonun bilinmesi cerrahi ve diagnostik prosedürler açısından
önemli olduğunu düşünmekteyiz.
GEREÇ ve YÖNTEM: 50 yaşında bir erkek kadavranın sol üst ekstremitesi üzerinde yapılan diseksiyon
çalışmaları esnasında ulnar arter tarafından ikiye ayrılmış median sinire rastlanılmıştır.
BULGULAR: Median sinirin pleksus brachialis’in fasciculus medialis ve fasciculus lateralisin’den gelen dalların
birleşmesiyle oluştuğu gözlendi. Apeneurosis bicipitalis’in medialinde ulnar ve brachial arter ile beraber kolda
ilerlediği ve fossa cubiti’ye ulaştığında pronator teres kasının iki başı arasından geçerek ön kolun proksimalinde
eşit olmayan iki dala ayrıldığı tespit edildi. Bu dallar distale doğru devam ettikten sonra tekrar birleşmişlerdi.
Brachial arterin aponeurosis bicipitalis’in altında, ulnar ve radial olarak iki dala ayrıldığı ve ulnar arter’in
pronator teres kasından geçtikten sonra distale doğru devam ederek median siniri deldiği tespit edildi. Median
sinir, ulnar arter etrafında bir halka oluşturmuştu.
SONUÇ: Median sinir varyasyonları klinik açıdan önemlidir. Bu olgunun bilinmesinin anatomistler ve tanı ve tanı
tedavi süreçlerinde klinisyenler açsından önemli olduğunu düşünmekteyiz.
Anahtar Kelimeler: Median sinir, Ulnar arter, Varyasyon, Üst ekstremite
A unique case with splitting of the median nerve by the ulnar artery
OBJECTIVES: Variations of the median nerve and ulnar artery have been documented in the literature. In the
present case splitting of the median nerve by the ulnar artery is presented. Our literature searches revealed
that there was no article, to our knowledge, describing such splitting. We think that this variation should be
kept in mind during surgical and diagnostic procedures.
MATERIALS & METHODS: During dissection of the left upper limb of a 50-year-old male cadaver, we
encountered splitting of the median nerve by the ulnar artery.
RESULTS: The median nerve was formed by roots coming from the medial and lateral cords of the brachial
plexus, and continued down the arm in the medial bicipital groove together with the brachial artery and the
ulnar nerve. The median nerve arised from the cubital fossa and passed between the two heads of the pronator
teres muscle. In the proximal third of the forearm it split into two unequal branches. These branches continued
distally and then reunited to form the common trunk of the median nerve. The brachial artery splitted into the
radial and ulnar arteries under the bicipital aponeurosis. After passing through the pronator teres muscle the
ulnar artery then continued distally and splitted the median nerve. The median nerve seemed to be formed a
ring around the ulnar artery.
CONCLUSION: Variations of the median nerve have significant clinical implications. We think that this variation
is worthy of note for anatomists as well as for physicians who are dealing with diagnostic and surgical
procedures.
Keywords: Median nerve, Ulnar artery, Variation, Upper limb
Poster Bildiriler / Poster Presentations
192
P99
Sıçan beyin anatomik mikrodiseksiyonunun üç boyutlu gösterilmesi ve histolojik
olarak değerlendirilmesi
Akın Akakın
1
, Dilek Akakın
2
, Nükhet Dağbaşı
2
, Türker Kılıç
3
1
Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Beyin ve Sinir Cerrahisi Kliniği, İstanbul
2
Marmara Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Histoloji ve Embriyoloji Anabilim Dalı, İstanbul
3
Marmara Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı, İstanbul
1
Fatih Sultan Mehmet Training and Research Hospital, Clinic of Neurosurgery, Istanbul, Turkey
2
Marmara University, Faculty of Medicine, Department of Histology and Embriyology, Istanbul, Turkey
3
Marmara University, Faculty of Medicine, Department of Neurosurgery, Istanbul, Turkey
AMAÇ: Sıçanlarda anatomik mikrodiseksiyon sinirbilim çalışmalarında örneklerin doğru elde edilebilmesi
açısından önem taşımaktadır. Bununla birlikte, doku örneklerinde enzimatik yıkımın engellenmesi ve
morfolojinin korunabilmesi için ilgili beyin bölgesinin hızlı alınması önemlidir. Diseksiyonların histolojik
değerlendirilmesi ve böylece dokuların toplanması işleminden önce histolojik ve anatomik anlamda emin
olunması gerekmektedir. Bu çalışmada, sıçan beynindeki belirli yapıların mikrodiseksiyonunun üç boyutlu
gösterilmesi amaçlanmıştır.
GEREÇ ve YÖNTEM: Çalışmada erişkin erkek Wistar albino sıçanlar (250-300 gr) kullanılmıştır. Sıçan beyinleri
(n=4) anatomik mikrodiseksiyon için 2 hafta süresince -16
o
C’de bekletilmiştir. Diğer beyin dokuları ise (n=4)
%10 formol solüsyonunda fikse edildikten sonra 2.0 mm aralıklarla koronal olarak kesilerek rutin ışık
mikroskopik takip aşamalarından geçirilmiştir. Diseksiyonların her aşamasında dijital fotoğraflar alınmış ve özel
bir software (Anamaker 3D) yardımıyla üç boyutlu gösterilmişlerdir.
BULGULAR: Mikroskop altında Klingler tekniği kullanılarak sıçan serebrum, serebellum ve kafa tabanında
bulunan önemli yapıların (korona radiata, putamen, forniks, hipokampus) yanında kranyal sinirlerin de (olfaktor
bulb, optik sinir, okülomotor sinir, trigeminal sinir, vestibular sinir) lokalizasyonları tanımlanmış ve üç boyutlu
olarak gösterilmiştir.
SONUÇ: Anatomik mikrodiseksiyon tekniği ve üç boyutlu gösterilmesi beyin cerrahisi anatomisini anlayabilmek
için kadavra örneklerinde kullanılmaktadır. Sinirbilim çalışmalarında kullanılan hayvanların yarısından çoğu
özellikle bu amaçla üretilmiş kemirgenlerdir ve bu çalışma literatürde sıçan beyninde bu tekniğin kullanılması ile
yapılan ilk demonstratif ve açıklayıcı çalışmadır.
Anahtar Kelimeler: Sıçan, Anatomik mikrodiseksiyon, Üç boyut
Three dimensional rat brain anatomical microdissection and histological
evaluation
OBJECTIVES: Anatomical microdissection is important in rats to obtain correct specimens for neuroscience
experiments. Besides, quick removal of the intended brain region is essential to avoid enzymatic degradation of
tissue and to preserve morphology. The dissections should be confirmed by histological evaluation, therefore
everything should be made clear on histological and anatomical basis before the tissue collection starts. We
here aimed to demonstrate microdissection of specific structures in the rat brain three dimensionally.
MATERIALS & METHODS: Adult male Wistar albino rats (250-300 g) were used in the experiment. Rat brains
were frozen at -16
o
C for 2 weeks for anatomical microdisection (n=4). The remaining rat brains (n=4) were
fixed in 10% formalin solution, coronally cut at intervals of 2.0 mm and processed for routine light microscopic
preperations. Digital photographs were obtained in each dissection step and were processed in specific software
(Anamaker 3D) for three dimensional demonstration.
RESULTS: Description and three dimensional demonstration of important anatomical locations in the rat
cerebrum and cerebellum (corona radiata, putamen, fornix, hippocampus) besides the cranial nerves (olfaktory
bulb, optic nerve, occulomotor nerve, trigeminal nerve, vestibuler nerve) were performed using Klingler
technique under microscope.
CONCLUSION: Anatomical microdissection technique and its three dimensional demonstration has been used
in cadaver specimens in order to understand the neurochirurgical anatomy. More than half of the animals used
for neuroscience research are rodents that are bred specifically for this purpose and our study is the first
demonstrative and explanatory study in the literature using this technique in the rat brain.
Keywords: Rat, Anatomical microdissection, Three dimension
Poster Bildiriler / Poster Presentations
193
P100
Benign paroksismal pozisyonel vertigoda serebellum hacminin stereolojik
yöntem ile gösterilmesi: Klinik anatomik çalışma
Nüket Göçmen-Mas
1
, Orhan Kahveci
2
, Selim Karabekir
3
, Özge Yılmaz-Küsbeci
4
, Neşe Nur User
5
, Ali
Altuntaş
2
1
Afyon Kocatepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Anatomi Anabilim Dalı, Afyonkarahisar
2
Afyon Kocatepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Kulak-Burun-Boğaz Anabilim Dalı, Afyonkarahisar
3
Afyon Kocatepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi,
Nöroşirürji Anabilim Dalı, Afyonkarahisar
4
Afyon Kocatepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı, Afyonkarahisar
5
Afyon Kocatepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Acil Tıp Anabilim Dalı, Afyonkarahisar
1
Afyon Kocatepe University, School Of Medicine, Anatomy, Afyonkarahisar, Turkey
2
Afyon
Kocatepe University, School Of Medicine, Department Of Otolaryngology, Afyonkarahisar, Turkey
3
Afyon
Kocatepe University, School Of Medicine, Neurosurgery, Afyonkarahisar, Turkey
4
Afyon Kocatepe University, School Of Medicine, Neurology, Afyonkarahisar, Turkey
5
Afyon Kocatepe University, School Of Medicine, Emergency, Afyonkarahisar, Turkey
AMAÇ: Benign paroksismal pozisyonel vertigo (BPPV), daha sıklıkla karşılaşılan labirent kökenli vertigo ve
denge hastalığı olarak tanımlanmış olup, serebellum hacmini etkileyebilen bir durumdur. Önceki çalışmalarda
da serebellum fonksiyonunu etkileyebildiği vurgulanmıştır.
GEREÇ ve YÖNTEM: Bu çalışmada BPPV’li olgularda serebellum hacim değişiklikleri ve hemiserebellar asimetri
değerlendirildi. Hemispherium cerebelli hacimlerinin simetrisi manyetik rezonans görüntüleme (MRG) ile
stereolojik teknikle karşılaştırıldı. 16 BPPV’li olgunun MRG kesitleri, 14 yaş ve cinsiyet eşleştirilmiş kontrol
grubuyla nokta sayım yaklaşımı kullanılarak stereolojik teknikle analiz edildi.
BULGULAR: Yaşa ve cinsiyete bağlı olarak BPPV’li olgularda, kontrol grubuyla karşılaştırıldığında serebellum
atrofisi ve asimetri saptanmadı (p>0.05).
SONUÇ: Serebellum yarımlarının simetrisinin stereolojik metotla değerlendirilmesi hem anatomist hem de
klinisyenler için önem taşır. Bu metod basit, ucuz ve güvenilirdir.
Anahtar Kelimeler: Benign Paroksismal Pozisyonel Vertigo, Stereoloji, Serebellum, Asimetri, Atrofi
Stereological volumetric evidence of cerebellum in benign paroxysmal positional
vertigo: Clinical anatomical study
OBJECTIVES: Benign paroxysmal positional vertigo (BPPV) is the most common observed form of labyrinthine
vertigo and is defined as balance disorder which might affect on cerebellar volume. Previous studies are
indicated that vertigo affects cerebellar function. In the present study we aimed to evaluate the cerebellar
volume changes and hemicerebellar asymmetry of the patients with bppv.
MATERIALS & METHODS: Volumetric symmetry of cerebellar hemispheres were evaluated using stereological
method on the magnetic resonance images (MRI). Sixteen patients with BPPV and 14 age and gender matched
control subjects were included in the study. MRI were analyzed by using the point-counting approach of
stereological methods.
RESULTS: There were no statistically significant age and gender dependent cerebellar atrophy and asymmetry
between BPPV and control subjects (p>0.05).
CONCLUSION: The stereological evaluation of hemicerebellar symmetry and atrophy in human is important for
both clinicians and anatomists. The technique is simple, inexpensive, and reliable.
Keywords: Benign paroxysmal positional vertigo, Stereology, Cerebellum, Asymmetry, Atrophy
Poster Bildiriler / Poster Presentations
194
P101
Benign pozisyonel vertigolu olguların serebellum hacimlerinin intrakranial
hacime oranı: Morfometrik çalışma
Selim Karabekir
1
, Nüket Göçmen-Mas
2
, Orhan Kahveci
3
, Özge Yılmaz-Küsbeci
4
, Ayşe Canan Yazıcı
5
1
Afyon Kocatepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Nöroşirürji Anabilim Dalı, Afyonkarahisar
2
Afyon Kocatepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Anatomi Anabilim Dalı, Afyonkarahisar
3
Afyon Kocatepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Kulak-Burun-Boğaz Anabilim Dalı, Afyonkarahisar
4
Afyon Kocatepe Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Nöroloji Anabilim Dalı, Afyonkarahisar
5
Başkent Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Biostatistik Anabilim Dalı, Ankara
1
Afyon Kocatepe University, School of Medicine, Neurosurgery, Afyonkarahisar, Turkey
2
Afyon Kocatepe University, School of Medicine, Anatomy, Afyonkarahisar, Turkey
3
Afyon Kocatepe University, School of Medicine, Department of Otolaryngology, Afyonkarahisar, Turkey
4
Afyon Kocatepe University, School of Medicine, Neurology, Afyonkarahisar, Turkey
5
Baskent University, School of Medicine, Biostatistics, Ankara, Turkey
AMAÇ: Benign paroksismal pozisyonel vertigonun (BPPV) altında yatan mekanizma ortaya konulmuş olsa da
BPPV’deki semptomların olası nedenlerinden biri serebellumun hipofonksiyonu ya da serebellumda patolojik
eksitasyon olabilir. Bu çalışmada BPPV’li olguların serebellum ve intrakranial hacimlerinin ve bunlar arasındaki
oranların stereolojik teknik kullanılarak radyolojik morfometrik değerlendirme ile ortaya konulması amaçlandı.
Dostları ilə paylaş: |