Eylül 2016 İstanbul/Türkiye


Divan-ı Hikmet’te Göre Öğrencinin Özellikleri



Yüklə 6,61 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə56/59
tarix18.01.2017
ölçüsü6,61 Mb.
#5811
1   ...   51   52   53   54   55   56   57   58   59

Divan-ı Hikmet’te Göre Öğrencinin Özellikleri

Ahmet Yesevî, günümüzde kullanılan öğrenci kavramı yerine “talip” “za-

kir” “sufi” kavramlarını kullanmıştır.

Ahmet Yesevî öğrenciye, iyi bir eğitimci bulması için çağrıda bulunur, eği-

timcinin yol gösterici, rehber olması gerektiğini dile getirir: “Ey tâlip, eğer 

Hakk’ı  bulayım  desen,  öyle  pîre  el  ver  (uzat)  ki  şeriatte  ârif  bi’llah  olsun, 

tarikatte sırlara vâkıf olsun, hakikatte tam mânasiyle olgun olsun, mârifette 

büyük bir deniz olsun… Öyle pîre el ver (uzat) ki işin saadet olsun… Eğer 

mürit şeriat ilmini bilmese, şeriat ilmini (ona) öğretsin. Eğer tarikatte bir hal 

meydana gelse, tarîkat ilmi ile yola salsın ve hakikat yönünden müride yol 

göstersin ve mârifette ilâhî cezbe meydana getirsin.”

34

 



Yesevî’ye göre, eğitimciden istifade etmenin yolu, ona sonsuz güvenden, 

sorgusuz sualsiz bağlılıktan geçer. Hatta bu konuda o kadar ileriye gitmiştir ki 

eğitimcinin hoşnutluğunu kazanmayan öğrencinin, durmadan ibadet etmesi-

nin, zikir çekmesinin, aç-susuz kalıp oruç tutmasının bir değerinin olmadı-

ğını hikmetlerinde şöyle dile getirmiştir; “Allah de ki cânın yanıp ateşler çıksın, 

“Hû” dediğinde kemiklerin hepsi kırılsın, Bağrın deşip dalağın şişip eriyip aksın, Aksa 

olmaz Pîr hizmetini kılmadıkça.

35

 “Pîr rızâsı Hakk rızâsı olur dostlar; Hakk Taâlâ 



rahmetinden alır dostlar;

36

 Buradan da anlaşılacağı üzere Yesevî’nin öğrencilere 



tavsiyesi; öncelikle üstün vasıflara haiz bir eğitimci bulması, ikincisi ise ona 

sonsuz güven ve itaat etmesidir. Bütün bunlar da öğrenci için yeterli değildir. 

Öğrencinin haram, hile ve desiselerden uzak durması gerekir: “Pîr hizmetini 

kıldık” deyip “tâlibim”deyip yürürler; Yiyip Harâm, mekruhu, torbalarına vururlar, 

Gözlerinde yaş yok, halka içine girerler, …”

37

 



Öğrenci; kalbini hıyanetten, kinden, hasetten, kötü ahlaktan arındırmalı-

dır.


38

 Gerçek ilme talip olan öğrencilerin kalpleri nur ile dolu, içi dışı bir, yalan-

sız, riyasız, göründüğü gibi, sırları olmayan, kıyamet günü kaygısı yaşamayan 

pak kişiler olmalıdır: “…Gerçek tâlibi sorarsanız, içi dışı gevher-inci, Hakk’a açık 

34

  Kemal Eraslan, Yesevi’nin Fakr-namesi, Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-Kazak Üniver-



sitesi Inceleme - Araştırma Dizisi, Ankara, 2016, s.49.

35

  Hoca Ahmed Yesevî, Divan-ı Hikmet, Ed. Tatcı M., Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-



Kazak Üniversitesi Inceleme - Araştırma Dizisi, Ankara, 2016, s. 257.

36

  Aynı eser, s. 228.



37

  Aynı eser, s. 87.

38

  Bedruddin Ibn Cemaa el-Kinani, Çev.M. Ş. Aydın, Islami Gelenekte Eğitim Ahlakı Öğretmen 



ve Öğrenci Adabı, Türkiye Diyanet Vakfı, Ankara, 2012, s.135.

Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî 

 625


sırları, yedikleri safâ-nûr, Görünüşü sûfiye benzer, kîyâmetten korkmazlar;Günâh ve 

harâm hâsılı, günâhlardan ürkmezler, Riyâ tesbîhi elinde, ağlayıp yaşını dökmezler;”

39

Ahmet Yesevî’ye göre, ilim talep eden öğrencinin istekli ve derse konsan-



tre olması, öğrenmede önemli bir etkendir: “Bismillah deyip beyân ederek hikmet 

söyleyip; Taleb edenlere inci, cevher saçtım ben işte;… Sözü söyledim, her kim olsa ce-

mâle tâlib;..Ümmet olsan, gariblere uyar ol, Âyet ve hadîsi her kim dese, duyar ol…”.

40

Divan-ı Hikmet ve Din Eğitimi

Allah’ın uluhiyet (Tanrılık) sıfatlarından biri “Rab” tır. Rab, terbiye etmek, 

büyütmek, yetiştirmek anlamına gelir. Rab kelimesinde bir yetiştiricide bu-

lunması gereken merhamet, şefkat, yakın ilgi gösterme ve doğru yola iletme 

anlamları da gizlidir. Peygamberimiz de Allah’ın bu eğitici yönünü yakinen 

bildiği  için  “Rabbim  beni  ne  güzel  terbiye  edip  yetiştirdi.”  demiştir.  Islam 

dinine göre ilk eğitici Allah’tır. Onu peygamberler ve onlara indirilen kitaplar 

takip eder.

41

Ahmed-i Yesevî, peygamber mirası eğitimi hayatına mal etmiş, hikmetleri 



vasıtasıyla öğrenim gördüğü yazılı kültürü, sözlü kültür hâline dönüştürmüş-

tür.


42

 Bu bakımdan Ahmet Yesevî, Türk ve Islam kültür tarihinde önemli bir 

şahsiyet hâline gelmiştir. Yesevî’nin şahsiyetiyle toplumda oluşturduğu say-

gınlık sonucu, Yesi’de tarikatını kurup bölgenin sosyal ve kültürel şartlarına 

uygun  metotlar  geliştirerek  saf  Türkçe  ile  Islam  inanç,  ahlak  ve  kültürünü 

tebliğ etmesi, O’nu Türk toplumları nezdinde bir cazibe merkezi hâline getir-

miş, bu sayede Türkler arasında Islamiyet hızla yayılıp benimsenmeye başla-

mıştır. Hoca Ahmed Yesevî’nin faaliyetleri sayesinde Türkler, bir takım batıl 

mezhep ve düşüncelerin etkisinden korunmuş ve Ehl-i Sünnet itikadına bağlı 

bir Islam inancına sahip olmuşlardır.

43

 

Divan-ı Hikmet’ten anlaşıldığı üzere Ahmet Yesevî’nin, olayları yorumla-



madaki basit ve anlaşılır ifadesi, nasihatlerinde ağır edası, hemen hiç değiş-

memiş, en galeyana gelmesi gerekli yerlerde bile sakinliğini ve soğukkanlılı-

39

  Hoca Ahmed Yesevî, Divan-ı Hikmet, Ed. Tatcı M., Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-



Kazak Üniversitesi Inceleme - Araştırma Dizisi, Ankara, 2016, s. 87.

40

  Divan-ı Hikmet, Haz. Hayati Bice,  Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara, 1993, s. 3.



41

  M. Dağ, R. Öymen, Islam Eğitim Tarihi, Milli Eğitim Basımevi, Ankara, 1974, s. 1-2.

42

  Kadir Özköse, Anadolu’nun Türkleşmesi Ve Islamlaşmasında Tasavvufî Zümreve Akımların 



Rolü- Cumhuriyet Üniversitesi Ilahiyat Fakültesi Dergisi Cilt: VII / 1, Sivas, 2003, s.256.

43

  Osman Türer, Hoca Ahmed Yesevî’nin Türk Tasavvuf Tarihindeki Yeri ve Önemi, Uluslararası 



Türk Dünyasının Islâmiyet’e Katkıları Sempozyumu, Isparta, 31 Mayıs- 1 Haziran 2007, s. 

61-62.


626  

Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî

ğını korumuş, şeri’atin asli esaslarına tam bir sadakatle riayet etmiş olduğu 

açıkça görülmektedir.

44

 

Hitap ettiği kesimlerin hem beşeri hem de manevi dünyalarına yönelen 



Ahmed Yesevî, bütün mütevazılığı ile öğüt ve tavsiyelerini öncelikle kendine 

yöneltmiş olup ikaz ve irşat edilmeye evvela kendinden başladığı için sözleri 

etkili, nasihatleri dinlenir olmuştur.

45

 Ahmet Yesevî’ye göre insanın kendini 



bilmesi, Hakkı bilmesi demektir: “Kendini bildi ise, Hakk’ı bildi; Allah’dan korktu 

ve insafa geldi.”

46

 

Ahmed Yesevî, eğitim faaliyetlerinde bulunduğu Yesi bölgesinde, bozkır-



larda yaylak-kışlak göçebeliğine adapte olmuş, kırsal kesimin sade insanlarına 

seslenmiştir. Ilminin yüceliğine rağmen, halk sadeliğine inmenin sırrını yaka-

layabilmiştir. Zira bu hanif dininin asil Peygamber’i ümmetine, insanlara, an-

layacakları tarzda hitap etmelerini emrediyordu. Mevlana’nın tabiriyle “Arifin 

yetmiş  iki  dili  olmalı”  idi.  Işte  Ahmed  Yesevî,  sade  hayata  alışık,  yaşantısı 

oldukça basit Türk insanına bu irfanı sayesinde ulaşmaya muvaffak olmuştu.

Türkler, işittikleri anlam yüklü veciz ifadelere bazı katkıda bulunarak zen-

ginleştirip bu ifadeleri, eski din ve kültürlerinden kalma kopuz ile şiirler söy-

lemek suretiyle ilden ile, obadan obaya, sözlü olarak yayıyorlardı. Işte Ahmed 

Yesevî, Islam’ı bu sade yaşayışa sahip insanlara, ağır terimlerin ortaya çıkara-

cağı kargaşadan uzak, şiirsel yolla, halkın kavrayabileceği basitlikte anlatma-

ya çalışıyordu. Islam’ı anlatmada çevresinde geçerli olan metodu kullanması 

onun tutuculuktan uzak, geniş görüşlü bir şahsiyete sahip olduğunu göster-

mektedir.

47

 Bütün bunlardan anlaşılacağı üzere Yesevî, din eğitimi konusunda 



yeni metotları denemekten kaçınmamış ve bu konuda öncü olmuştur.

Ahmed Yesevî döneminde Maveraun- Nehr (Buhara- Semerkant) bölge-

lerinde yaşamış olan Ez- Zernuci (620/1223), döneminin eğitim yöntem ve 

uygulamalarını yansıtması bakımından önemlidir. Ez- Zernuci, yeni başlayan 

öğrenciler için “Bu konuda benim indimde doğrusu meşayıhımızın yaptığıdır. 

44

  Fuat Köprülü, Türk Edebiyatında Ilk Mutasavvıflar, Diyanet Işleri Başkanlığı Yayınları, 8. bas-



kı,  Ankara, 1993, s. 147.

45

  Kadir Özköse, Ahmed Yesevî ve Dîvân-I Hikmet, Tasavvuf: Ilmî ve Akademik Araştırma Der-



gisi, sayı: 16, 2006, S. 302.

46

  Hoca Ahmed Yesevî, Divan-ı Hikmet, Ed. Tatcı M., Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-



Kazak Üniversitesi Inceleme - Araştırma Dizisi, Ankara, 2016, s. 492.

47

  Ethem  Cebecioglu,  Hoca  Ahmet  Yesevi,  Ankara  Üniversitesi  Ilahiyat  Fakültesi  Dergisi, 



Cilt:34, Sayı:1, 1995, s. 92-93.

Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî 

 627


Onlar  yeni  başlayanlar  için  uzun  kitapların  en  kısalarını  seçerlerdi.  Çünkü 

bu (kısayı seçmek), anlamaya ve zapta en yakın, bıkkınlıktan en uzaktır...”

48

 

görüşü, Ahmet Yesevî’nin eğitim anlayışını destekler niteliktedir. 



Ahmet  Yesevî,  din  eğitimine  küçük  yaştan  başlanmasının  önemini  ken-

disinden örnek vererek dile getirmiştir: “Beş yaşımda belimi bağlayıp ibadet ey-



ledim,  Nafile  oruç  tutup  âdet  eyledim,  Gece  g

ű

ndüz  zikrini  deyip  râhat  eyledim,  O 

nedenle altmış üçte girdim yere.”

49

 

Peygamber (s.a.s.) Efendimiz’in: “Ilmi beşikten mezara kadar tahsil edi-

niz” buyurdukları rivayet edilir. Insan hayatının hangi evresinde olursa olsun 

fırsat buldukça ilim öğrenmelidir.  Nitekim Ebu Amr b. el Ala’ya: -”Öğren-

mek insan için hangi yaşa kadar daha güzeldir” diye sorulunca ; -”Hayat de-

vem  ettiği  müddetçe  öğrenmek  güzel  şeydir”  cevabını  verir.

50

  Hoca  Ahmet 



Yesevî anlayışında da öğrenmenin yaşı yoktur. Küçük yaştan başlayarak 63 

yaşına kadar her yaşın gelişim özelliklerine göre öğrenim farklılıklarını yine 

hikmetlerinden öğrenmekteyiz. Yesevî, günümüz ifadesiyle Hayat Boyu Eği-

tim konusunda; “Erkek ve kadına, oğul-kıza ilim farz dedi, “Taleb ül-ilmi farizatun” 



deyip Rasûl söyledi, “Ma yecüzu bihis-salât” ilim zarûrî, Diri varsınız, ta ölüne dek 

okuyun, dostlar.”

51

 demektedir.



Pedagojik Unsurlar ve Eğitim Yöntemleri

Eğitimde kalıtım, yetenek, gelişme ve olgunlaşma faktörlerine dikkat ede-

rek amaçlar ve eğitim yöntemleri tespit etmek, hem eğitimin başarısını arttı-

racak, hem de fert ve toplum açısından olumlu sonuçlar verecektir.

52

 Bu bö-


lümde Ahmet Yesevî’nin Divanı Hikmet’inden tespit edebildiğimiz kadarıyla 

pedagojik unsurları, eğitim yöntemleri açısından irdelemeye çalışacağız. 



Seviyeye Göre Hitap Etme 

Ahmet Yesevî, hitap ettiği topluluğun fikir seviyesini ve ruh hâllerini ta-

mamıyla göz önünde bulundurmuş ve daha çok şer’i ve ahlaki birtakım mese-

leleri öğüt verici bir şekilde tebliğ ederek ilahî saadet için mutlaka onlara bağ-

48

  Imam Burhaneddin Ez-Zernuci, Çev. Ali Kara, Talim’ül Müteallim, Şifa Yayınları, Istanbul, 



2015, s.155.

49

  Divan-ı Hikmet, Haz. Hayati Bice,  Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara, 1993, s. 7.



50

  Ahmet Çelebi, Çev: Ali Yardım, Islam’da Eğitim Öğretim Tarihi,  Damla Yayınevi, Dördüncü 

Baskı, Istanbul, 2013, s.247.

51

  Hoca Ahmed Yesevî, Divan-ı Hikmet, Ed. Tatcı M., Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-



Kazak Üniversitesi Inceleme - Araştırma Dizisi, Ankara, 2016, s. 331.

52

  Mustafa Ergün, Mevlana’nın Eğitim Görüşleri, Malatya, 1991, s. 291.



628  

Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî

lı kalma lüzumunu anlatmaya çalışmıştır.

53

 Bunu yaparken de dinî mevzuları 



bulunduğu çevredeki halkın kendi yerel diliyle, en sade şekilde ve döneminde 

geçerli olan yöntemle aktarmıştır: “Elest’ şarâbını Pîr-i Kâmil doyasıya verdi, İçi-



verdim  mikdârım  kadar  koyuverdi…,

54

  Kul  Hoca  Ahmed,  sözünü  câhillere  söyleme, 



Söz söyleyip, câhile, değersiz pûla satma,…”

55

Anlatım (Takrir) Metodu

Pasif dinleyici durumundaki gruba bilgileri tek yanlı ve sözlü olarak ak-

tarma esasına dayanan bu metot, kısa zamanda çok bilgi aktarmaya imkân 

vermesiyle öğretim etkinliklerinde oldukça sık kullanılır.

56

 Takrir, anlatılacak 



konuların yeterince açık olmayan, öğrencilerce kolaylıkla anlaşılamayacak kı-

sımların izahını yaparak açıklamaktır.

57

 

Yesevî’de söz, çok önemli bir yer tutmaktadır. Ayrıca boş konuşulmaması, 

söylenen her bir sözün anlamlı ve ders mahiyetinde olması Yesevî’nin en bü-

yük anlatım özelliğidir. Aynı zamanda söylenen sözün öğrenci açısından din-

lenmesi ayrı bir öneme haizdir:  “Kul Hoca Ahmed Hakk sözünü söyler dâimâ,…

Hakk’dan başka sözler hepsi imiş harâm,

58

 Kul Hoca Ahmed hazîne açtı, inci ve cevher 

saçtı, Dinlemeyen bu sözü, gaflet içinde gördüm.

59

 

Soru –Cevap Yöntemi

Ahmet Yesevî, açıklayacağı konuları önce soru sorarak dinleyicilerinde ve 

talebelerinde  tatlı  bir  heyecan  uyandırır,  onların  ilgisini  anlatacağı  konuya 

çeker ve ondan sonra konuyu sakin bir şekilde ele alır, geniş bir şekilde açık-

lardı: “Ey dostlar, kulak verin söylediğime, Ne sebepten altmış üçte girdim yere?”

60

 

diyerek “Atmış üçte niçin yerin altına girdim ben?” diye soran bir hocanın 

dersine  ilgi  duymamak  imkânsızdır.  Başka  bir  divanında;  “Allah  nûru,  Allah 

dostu o Mustafâ, Kimler için geldi Rasûl bildiniz mi?...,

61

 Ümmet olup Rasûl değerini 

53

  Fuat Köprülü, Türk Edebiyatında Ilk Mutasavvıflar, Diyanet Işleri Başkanlığı Yayınları, 8. bas-



kı,  Ankara, 1993, s. 154-155.

54

  Hoca Ahmed Yesevî, Divan-ı Hikmet, Ed. Tatcı M., Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-



Kazak Üniversitesi Inceleme - Araştırma Dizisi, Ankara, 2016, s. 192.

55

  Aynı eser, s. 191.



56

  Suat Cebeci, Din Eğitimi Bilimi ve Türkiye’de Din Eğitimi, 3. Baskı, Ankara, 2015,s.62.

57

  Mustafa Öcal, Din Eğitimi ve Öğretiminde Metodlar, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları,  Ankara, 



2009, s. 203.

58

  Hoca Ahmed Yesevî, Divan-ı Hikmet, Ed. Tatcı M., Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-



Kazak Üniversitesi Inceleme - Araştırma Dizisi, Ankara, 2016, s. 152.

59

  Aynı eser, s. 143.



60

  Divan-ı Hikmet, Haz. Hayati Bice,  Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara, 1993, s. 7.

61

  Hoca Ahmed Yesevî, Divan-ı Hikmet, Ed. Tatcı M., Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-



Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî 

 629


bildiniz mi?, Ten-cân ile sünnetlerini yaptınız mı?

62

 diyerek Yesevî hem öğretim 



hem de eğitim boyutu ile soru sorma yönteminin yanı sıra eğitimde uygulama 

ve değerlendirme metodunu da kullanmıştır.



Örnek Olay İnceleme Yöntemi 

Yesevî, peygamberimiz ve sahabeleri döneminde yaşanmış olaylar sonu-

cunda ortaya çıkan çözüm yollarını derslerinde öğrencilerine aktararak  ben-

zer  durumlar  karşısında  nasıl  davranılması  gerektiği  konusunda  izahatta 

bulunmuştur: “Gördüğü zamân inanan Ebâ Bekr-i Sıddîk’dır, Üstün olup dayanan 

Ebâ Bekr-i Sıddîk’dır;…Kâbe kapısını açtıran, bütün putları kırdıran, Rasûl gönlünü 

dindiren adaletli Ömer’dir.” Çıra olup sönmeyen, din yolundan dönmeyen, Haksız işi 

eylemeyen adaledi Ömer’dir.”

63

Sohbet Yöntemi

Tarih boyunca din eğitiminde sohbetlerin büyük bir rolü olmuştur. Özel-

likle  tasavvufta  sohbetler  vazgeçilmez  bir  eğitim  şeklidir.  Yesevî  insanlara 

güzel öğütler vermek, onlara Islami bilgiler aktarmak için bu yöntemi çokça 

kullanmıştır: “Seher olsa yol alır, sır içinde sır görüp, Öyle sohbet kılanlar, farketme-



den bilinir, Kutbu’l-aktâb dervîşler, hâs sohbete gelirler, Onların olduğu sohbette şevk 

sayısız olunur.”

64

Ödül ve Ceza Yöntemi

Günümüzde çocuk eğitiminde çokça kullanılan bir yöntem olan ödül ve 

ceza yönteminde son çare ceza olmalı, aslolan olumlu pekiştirme olan ödül 

olmalıdır. Bu ceza verme şekli de çocuğu sevdiği bir şeyden mahrum bırak-

mak şeklinde olmalıdır. Hikmetlerden anlaşılacağı üzere Yesevî, bu yöntemi 

çokça kullanmıştır: “Allah’ı seven âşık yarın Burâk biner, Burâk binip mahşer yerin-



de cevlân kılar…”

65

Rol-model Yöntemi

Yesevî,  öğrencileri  için  yaşantısıyla  örnek  bir  şahsiyet  olmuştur.  O,  Al-

lah’a  karşı  bütün  vazifelerini  yapmış  olsa  da  sürekli  kendisinin  vazifelerini 

bihakkın yerine getiremediğini dile getirmiş ve dinî vecibelerine daha da içten 

sarılmış, öğrencilerine örnek olmuştur: “Yok benim gibi kötü belâ âlem içinde, Hiç 

Kazak Üniversitesi Inceleme - Araştırma Dizisi, Ankara, 2016, s. 119.

62

  Aynı eser, s. 120.



63

  Aynı eser, s. 126-127.

64

  Aynı eser, s. 397.



65

  Aynı eser, s. 374.



630  

Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî



olmadı benden râzı halk ve Allah, Şimdi oldu sonunda benim yüzüm kara, Vah vay 

önceden oldum niye ben işte.”

66

Şiir Metodu

Ahmet Yesevî’nin elimizdeki en büyük eseri Divan’ı Hikmet, şiir şeklinde 

söylenmiş eserlerden meydana gelmiştir. Dolayısıyla vermek istediği dinî bil-

gi ve mesajları eski Türk ozanları gibi şiir şeklinde aktarmayı kendine yöntem 

edinmiştir: “Bismillah deyip beyân ederek hikmet söyleyip, Taleb edenlere inci, cevher 

saçtım ben işte.”

67

 

10. Gözlem Metodu

Gözlem ile öğrenci, birçok bilgiyi doğrudan öğrenir. Gözlem; öğrencinin 

duyu organlarının eğitimine, zihnin gelişmesine, araştırma becerileri kazan-

masına yarayan en etkili öğrenme tekniklerinden biridir.

68

 Ahmet Yesevî, göz-



lem yoluyla öğrenme konusunu hikmetlerinde şöyle dile getirmiştir; “Günâhı-

na tevbe eyleyip ağlayıp yürü, Giderim deyip yol başına varıp dur, Gidenleri görüp sen 

de ibret al, İbret alsan, yattığın yerin olur gül bahçesi.

69

 ...Ahâlînin mezarına varıp bir 



bir temâşâ eyle, Ölülerden ibret almak gerek bağrını kebâb eylesen.

70

Kıtmir itden ibret 



al âşık isen, Aksaklanıp yoldan kalma sâdık isen...”

71

Seyahate Dayalı İrşad Metodu

Ahmet Yesevî; ilim öğrenmek ve öğretmek için seyahatlere çıkmış, halk 

arasında dolaşmış, onlara hikmet söyleyerek doğru yolu göstermiştir: “Ey câ-



hil,  gerçek  bu!”  diye  söyledi,  bildim;  Ondan  sonra  çöller  gezip  Hakk’ı  sordum;

72

 



Akıllı isen, Garîblerin gönlünü avla, Mustafâ gibi yurdunu gezip Yetîm ara…”

73

Ahmet Yesevî’nin talebeleri olan Yesevî dervişleri Anadolu, Rumeli ve Bal-



kanları karış karış dolaşmış, Kur’an’ı ve Islam’ı öğretme gayretiyle gezici sufi 

muallimler olarak faaliyet göstermişlerdir.

74

 

66

  Hoca Ahmed Yesevî, Divan-ı Hikmet, Ed. Tatcı M., Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-



Kazak Üniversitesi Inceleme - Araştırma Dizisi, Ankara, 2016, s. 100.

67

  Aynı eser, s. 44.



68

  Abdullah Özbek, Bir Eğitimci Olarak Hz. Muhammed, Esra Yayınları, Konya, 1997, s.221.

69

  Hoca Ahmed Yesevî, Divan-ı Hikmet, Ed. Tatcı M., Hoca Ahmet Yesevi Uluslararası Türk-



Kazak Üniversitesi Inceleme - Araştırma Dizisi, Ankara, 2016, s. 198.

70

  Aynı eser, s. 223. 



71

  Aynı eser, s. 287.

72

  Aynı eser, s. 49.



73

  Aynı eser, s. 45. 

74

  Muharrem Çakmak, Din Eğitimi ve Öğretiminde Metodolojik Bir Yaklaşım, -Seyahate Dayalı 



Tasavvufî Irşad Metodu- Dinbilimleri Akademik Araştırma Dergisi, sayı: 4, 2009, S.140-141.

Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî 

 631


Sonuç

Ahmet  Yesevî’nin  temelini  oluşturduğu  Türk-Islam  anlayışının  Türkler 

arasında yayılmasına ve günümüze kadar gelmesine etki eden en önemli fak-

tör, onun eğitim yöntem ve teknikleridir. Bu bakımdan Ahmet Yesevî’yi Islam 

âlimi  olmasının  yanı  sıra  yaşadığı  dönem  içerisinde  yöntemleri  bize  kadar 

ulaşmış olan en önemli Türk pedagogu, onun Divan’ı Hikmet adlı eserini de 

bir pedagoji kaynağı olarak değerlendirebiliriz. Ahmet Yesevî’nin öğretileri-

nin, düşüncelerinin, uygulamalarının ve eğitim yöntemlerinin günümüze ka-

dar ulaşmış olması, onun evrensel niteliğinin ispatı olarak karşımıza çıkmak-

tadır. Onun evrensel öğretileri sadece Türk âlemi için değil, kaos ortamındaki 

günümüz Islam coğrafyasının bütününe derman olma özelliği taşıyan en uy-

gun reçetedir. 



KAYNAKÇA

Ahmet Yesevî, Divan-ı Hikmet, Haz. Hayati Bice,  Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, 

Ankara, 1993.

Barthold, W., M. Köprülü F., Islam Medeniyeti Tarihi, Türk Tarih Kurumu Basıme-

vi, Ankara, 1973.

Bedruddin Ibn Cemaa, el-Kinani, Çev.M. Ş. Aydın, Islami Gelenekte Eğitim Ahlakı 

Öğretmen ve Öğrenci Adabı, Türkiye Diyanet Vakfı, Ankara, 2012.

Cebeci, Suat, Din Eğitimi Bilimi ve Türkiye’de Din Eğitimi, 3. Baskı, Ankara, 2015.

Cebecioglu,  Ethem,  Hoca  Ahmet  Yesevî,  Ankara  Üniversitesi  Ilahiyat  Fakültesi 

Dergisi, Cilt:34, Sayı:1, 1995. 

Çakmak, Muharrem, Din Eğitimi ve Öğretiminde Metodolojik Bir Yaklaşım, -Se-

yahate Dayalı Tasavvufî Irşad Metodu- Dinbilimleri Akademik Araştırma Dergisi, sayı: 

4, 2009.

Çelebi, Ahmet, Çev: Ali Yardım, Islam’da Eğitim Öğretim Tarihi,  Damla Yayınevi, 

Dördüncü Baskı, Istanbul, 2013.

Dağ, M., Öymen, R., Islam Eğitim Tarihi, Milli Eğitim Basımevi, Ankara, 1974.

Eraslan,  Kemal,  Yesevî’nin  Fakr-namesi,  Hoca  Ahmet  Yesevî  Uluslararası  Türk-

Kazak Üniversitesi Inceleme - Araştırma Dizisi, Ankara, 2016.

Ergün, Mustafa, Mevlana’nın Eğitim Görüşleri, Malatya, 1991.

Hoca Ahmed Yesevî, Divan-ı Hikmet, Ed. Tatcı M., Hoca Ahmet Yesevî Uluslarara-

sı Türk-Kazak Üniversitesi Inceleme - Araştırma Dizisi, Ankara, 2016.

Imam Burhaneddin, Ez-Zernuci, Çev. Ali Kara, Talim’ül Müteallim, Şifa Yayınları, 

Istanbul, 2015.


632  

Geçmişten Geleceğe Hoca Ahmed Yesevî

Köprülü, Fuat, Türk Edebiyatında Ilk Mutasavvıflar, Diyanet Işleri Başkanlığı Ya-

yınları, 8. baskı,  Ankara, 1993.

Öcal, Mustafa, Din Eğitimi ve Öğretiminde Metodlar, Türkiye Diyanet Vakfı Yayın-

ları,  Ankara, 2009.

Özbek,  Abdullah,  Bir  Eğitimci  Olarak  Hz.  Muhammed,  Esra  Yayınları,  Konya, 

1997.


Özköse, Kadir, Tasavvuf Klasikleri, Ed. Cebecioğlu E., Erkam Matbaacılık, Ankara, 

2010.


Özköse,  Kadir,  Ahmed  Yesevî  ve  Dîvân-I  Hikmet,  Tasavvuf:  Ilmî  ve  Akademik 

Araştırma Dergisi, sayı: 16, 2006.

Özköse, Kadir, Anadolu’nun Türkleşmesi Ve Islamlaşmasında Tasavvufî Zümreve 

Akımların Rolü- Cumhuriyet Üniversitesi Ilahiyat Fakültesi Dergisi Cilt: VII / 1, Si-

vas, 2003.

Türer,  Osman,  Hoca  Ahmed  Yesevî’nin  Türk  Tasavvuf  Tarihindeki  Yeri  ve  Öne-

mi, Uluslararası Türk Dünyasının Islâmiyet’e Katkıları Sempozyumu, Isparta, 31 Ma-

yıs- 1 Haziran 2007.

Yıldırım, Ahmet, Hoca Ahmed Yesevî ve Islâm Medeniyetindeki Yeri, Muhafazakâr 

Düşünce Islam Medeniyetini Kuran Düşünürler-II, yıl:12, sayı:45-46, Temmuz-Aralık 

2015.


Yesevî’den Günümüze  

Gönül Penceremiz ve Medeniyetimiz



Yüklə 6,61 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   51   52   53   54   55   56   57   58   59




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin