Fergana da Mo ol stilas ncesi Zanaat ve Ticaret (IX-XII. Y zy llar)[#90450]-76854
G ü l n i s a A y n a k u l o v a / G a z i T ü r k i y a t , B a h a r 2 0 1 4 / 1 4 : 1 5 7 - 1 6 8 çekenleri küçük şişelerdir. Bunların büyük kısmı parfüm, kozmetik ve eczacılık işleri
için kullanılırdı. Şişelerin hepsi, ince işçiliğiyle dikkat çekmektedir (Amincanova
1962: 96). Çok sayıda parfüm şişesi ve eczacılık için kullanılan kapların mevcudiyeti,
Orta Asya’da eczacılığın ve parfüm sanatının ne kadar geliştiğini açık bir şekilde
ortaya koymaktadır. Bu durum Orta Asya’da ilaçlar ve kokular üreten özel bir esnaf
tabakasının (Attarlık) bulunduğunu göstermektedir. Onlar, ürettikleri eşyaları özel
kaplarda piyasaya sürerlerdi. Arkeoloji uzmanlarına göre, Orta Asya'da cam üretimi,
söz konusu yüzyıllardan itibaren hızlı bir şekilde gelişmeye başlamıştır (Abduraza-
kov vd. 1963: 102).
Fergana bölgesi, IX-XII. yüzyıllarda Orta Asya halkının siyasî ve ekonomik haya-
tında önemli rol oynamaktaydı. Demircilik, çömlekçilik, camcılık vs. ile birlikte in-
şaat sektörünün da geliştiği açıkça görülmektedir. Bu devirlerde kilden sadece çeşitli
kaplar yapılmayıp tuğla, türlü kaplamalar, su boruları vs. gibi inşaat malzemeleri de
üretilmekteydi (Kojemyako 1959: 53; Voronina 1959: 101). Toplum hayatının gelişme-
si ile birlikte camiler, medreseler, havuzlar, kanallar, çeşitli binalar yapılmaktaydı.
Ayrıca bunların tadilatları da söz konusuydu. Diğer sanatlarla beraber inşaat tekniği
de gelişmiştir. Şehirlerin içinde, kerpiçten yapılmış surların ötesinde asilzadelerin,
arazi sahiplerinin, tüccarların muhteşem evleri bulunmaktaydı (Galitskiy vd. 1987:
19). Fergana'da, özellikle XI-XII. yüzyıl Karahanlı döneminde bazı şehirlerde anıtsal
yapıların inşa edildiği bilinmektedir. Arkeolojik kazılarda diğer yapılar ile birlikte
çok sayıda tuğla fırınları ortaya çıkarılmıştır. Profesör M. Ye. Masson, Merv’den
Amul’e giden ticaret yolunu incelerken Ortaçağ dönemine ait pek çok tuğla fırınını
tespit etmiştir (1955: 6, 8-9). Bu fırınlar, genel olarak kervan yolu üzerinde yer almış
olup yolun etrafındaki inşaatların ihtiyaçlarını karşılamaktaydı. Tuğla, aynı zamanda
diğer işler için de kullanılırdı. Bunlardan biri mezarlar olup tuğlanın mezar taşları
yerine de kullanıldığını (Ahrarov 1962b: 82) görmekteyiz. Diğer şehir ve kasabalarda
bulunan tuğla fırınlarının araştırılması sonucunda bütün Orta Asya fırınlarında
büyük benzerliklere rastlanmıştır (Ahrarov 1962b: 86).
Ülke ekonomisinin gelişmesi, bölgelerin ve zanaat-ticaret merkezlerinin ekono-
mik açıdan ihtisaslaşmasıyla birlikte, göçebeler ile olan ticarî ilişkiler daha da geliş-
miştir. IX-X. yüzyıllarda göçebe Türkler ile hudut şehir veya köylerde göçebelerin
ihtiyaçları göz önünde bulundurularak elde edilen ham maddelerin işlenmesi için
ihtisaslaşma başlamıştır. Bu süreci Şaş örneği üzerinde izlemek mümkündür. Mu-
kaddesî’ye göre (315) Şaş’tan değerli, yüksek kaliteli keymuht (kumlu sahtiyan)
eğerleri, sadaklar, yün ve kıl kumaşlar, çadırlar, seccade halıları, yakalar, pamuk
tohumları, mükemmel oklar ve kalitesiz iğneler ihraç edilirdi. Aynı durumun Ferga-
na’nın göçebe Türkleriyle hudut şehir ve köyleri için de geçerli olduğunu tahmin
edebiliriz. Çünkü kaynaklar Oş, Özkent, Miyân-Rudan civarında yaşayan halkın
Türklerle iç içe olduğunu bildirmektedir. İbn Havkal, Özkent şehrinin “
Türklerin kapısında yer almış bir ticaret yeri “ olduğunu, Türklerin ticaret yapmak için buraya
geldiklerini açık bir şekilde kaydetmiştir (Havkal, 513; Şeşen, 240). Bu tarım-zanaat
F e r g a n a ’ d a M o ğ o l İ s t i l a s ı Ö n c e s i Z a n a a t v e T i c a r e t ( I X - X I I . Y ü z y ı l l a r ) |
163 bölgelerinin ağırlıklı olarak yünden, deriden, kürkten yapılmış malları ihraç ettikleri
anlaşılmaktadır. Mukaddesî “