Sigarayı Bırakmanın Kolay Yolu


Neden Hâlâ Sigara İçiyoruz



Yüklə 0,54 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə8/44
tarix21.10.2023
ölçüsü0,54 Mb.
#158954
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   ...   44
Allen Carr - Sigarayı Bırakmanın Kolay Yolu

5
Neden Hâlâ Sigara İçiyoruz
Hepimiz sosyal baskı, sosyal zorunluluk gibi saçma sapan
nedenler yüzünden sigaraya başlıyoruz. Fakat bağımlılık
kazandığımızı fark ettiğimizde neden hâlâ sigara içmeye
devam ediyoruz?
Sigara içenlerin çoğu neden sigara içtiğini bilmez. Gerçek
nedeni bilselerdi sigarayı bırakırlardı. Seanslarımda binlerce
tiryakiye neden sigara içtiklerini sorarım. Gerçek neden hiç
değişmese de yanıtlar çok farklıdır. Bu, benim seanslarda en
komik fakat aynı zamanda en acıklı bulduğum bölümdür.
Sigara içen herkes kalbinin derinliklerinde aptal olduğunun
farkındadır. Bağımlılık kazanmadan önce sigara içmeye
gerek duymadığını bilir. Birçok tiryaki ilk sigarasının tadının
ne kadar iğrenç olduğunu ve bağımlılık kazanabilmek için


ne denli çaba harcadığını hâlâ anımsar. Tiryakiler sigara
içmeyenlerin kaçırdıkları hiçbir şey olmamasına ve
kendileriyle alay etmelerine çok kızarlar.
Yine de tiryakiler mantıklı ve zeki insanlardır. Sağlık
konusunda çok büyük risk aldıklarını ve sigara için ömür
boyu bir servet harcadıklarını bilirler. Bu yüzden
alışkanlıklarını haklı çıkarmak için mantıklı bir açıklama
yapmak gereksinimi duyarlar.
Tiryakilerin sigara içmeye devam etmelerinin gerçek nedeni
önümüzdeki iki bölümde anlatacağım faktörlerin kurnazca
bileşimidir.
1. NİKOTİN BAĞIMLILIĞI.
2. İNANDIRILDIĞIMIZ ALDATMACALAR
6
Nikotin Bağımlılığı
Tütünün içindeki renksiz yağlı bileşim nikotin bizi sigaraya
bağlayan uyuşturucudur.
İnsanlığın bildiği uyuşturucuların hepsinden daha fazla
bağımlılık sağlar; bazen tek bir sigara bile bağımlılık için
yeterli olur.
Sigaradan çekilen her nefes ciğerlerden beyne ufak bir doz
nikotin taşır ve bu doz etkisini bir eroinmanın damarlarına
sıktığı eroinden daha çabuk gösterir. İnsan bir sigaradan
ortalama olarak yirmi nefes çekerse bir tek sigaradan yirmi
doz uyuşturucu almış olur.
Nikotin etkisini çabuk gösteren bir uyuşturucudur ve
kandaki nikotin miktarı sigara içtikten yarım saat sonra


yarıya, bir saat sonra ise dörtte bire düşer. Bu da birçok
tiryakinin neden günde yaklaşık yirmi tane sigara içtiğini
açıklar.
Sigaramızı söndürür söndürmez nikotin hızla vücudumuzu
terk etmeye başlar ve canımız tekrar sigara istemeye başlar.
Bu noktada tiryakilerin sigara eksikliğinin yarattığı özlem
duygusu konusunda düştükleri yaygın yanılgıyı düzeltmek
istiyorum. Tiryakiler sigaranın eksikliğinin yarattığı özlemin
sigarayı bırakmaya çalışırken yada zorlanırken yaşanan o
korkunç sarsıntı olduğunu sanırlar. Aslında bu özlem
duygusu öncelikle ruhsal bir şeydir, tiryaki zevk yada destek
diye bildiği şeyden yoksun kaldığını düşünür. Sonra bu
konuya daha ayrıntılı olarak değineceğim.
Nikotin eksikliğinin yarattığı özlem duygusu o kadar zayıftır
ki çoğu tiryaki uyuşturucu bağımlısı olduğun fark etmeden
yaşar ve ölür. “Nikotin bağımlısı” dediğimizde alışkanlığa
“daha yeni” başladığımızı düşünürüz. Çoğu tiryakinin
uyuşturucudan ödü kopar, oysa kendileri uyuşturucunun
bağımlısıdır. Gerçi bırakılması kolay bir uyuşturucu fakat
insan önce bağımlı olduğunu kabul etmek zorundadır.
Nikotini kesmek hiçbir fiziksel ağrı vermez. Yalnızca bir şeyin
eksildiğini anımsatan boş, huzursuz bir duygu belirir. Bu
yüzden birçok tiryaki sigaranın ellerle bir ilgisi olduğunu
sanır. Bu huzursuz duygu uzun sürerse tiryaki sinirli, gergin,
güvensiz ve hassas olur. Bu NİKOTİN zehrine duyulan
açlıktır.
Bir sigara yaktıktan yedi saniye sonra vücuda taze nikotin
girer ve özlem sona erer; böylece sigaranın tiryakiye verdiği
rahatlama ve güven duygusu sağlanmış olur.
Sigaraya başladığımız ilk günlerde sigara eksikliğinin
yarattığı özlem duygusu ile sigaranın verdiği rahatlama


duygusu o kadar hafiftir ki varlıklarını fark etmeyiz bile.
Düzenli olarak sigara içmeye başladığımızda ya sigaradan
tat almaya başladığımızı yada alışkanlık edindiğimizi sanırız.
Aslında bağımlılık kazanmış oluruz. Biz fark etmesek de o
küçük nikotin canavarı kanımıza girmiştir ve artık zaman
zaman onu beslememiz gerekir.
Tiryakilerin hepsi hiç gereği olmadığı halde saçma sapan
nedenlerden dolayı sigaraya başlar. Az sigara da içsek çok
sigara da içsek devam etmemizin tek nedeni o küçük
canavarı beklemektir.
Sigara konusu bir dizi bilmecedir. Bütün tiryakiler aslında
aptal olduklarını ve bir şeytanın tuzağına düştüklerinin
farkındadırlar. Benim için sigara içmenin en üzücü
yanı insanın bağımlılık kazanmadan önce sahip olduğu iç
huzura ve öz güvene bundan böyle ancak sigara sayesinde
kavuşmasıdır.
Hani komşumuzun alarmı bütün gün çalar ve bunun gibi
küçük bir şey sizi bir süre rahatsız eder, sonra birdenbire ses
kesilir. Huzur dolu bir duygu kaplar içinizi. Fakat bu huzur
gerçek anlamda bir huzur değil yalnızca rahatsızlığın sona
ermesidir.
Nikotinin hapsine girmeden önce fiziksel açıdan hiçbir
eksiğimiz yoktur. Derken vücudumuza nikotin vermeye
başlarız. Her sigara söndürüşümüzde nikotinin etkisi
kaybolur ve bedenimiz bir eksiklik duyar –bu fiziksel bir ağrı
değil beynin yarattığı bir yoksunluk duygusudur. Biz bu
duygunun farkına bile varmazken o bedenimizi damlayan
bir musluk gibi yavaş yavaş doldurur. Mantığımız bunu
anlayamaz, anlamak zorunda da değildir. Bildiğimiz tek şey
bir sigara istediğimizdir, sigarayı yaktığımızda açlığımız
gider ve kendimizi o an için hoşnut ve güvenli hissederiz –
sigaraya başlamadan önceki gibi. Fakat bu doyum geçicidir,


çünkü artık açlığımızı gidermek için vücudumuza sürekli
nikotin vermek zorundayız. Bir sigarayı bitirir bitirmez açlık
yeniden başlar ve kısır döngü devam eder. KIRMADIĞINIZ
TAKTİRDE bu kısır döngü yaşam boyu sürer.
Sigara içmek dar ayakkabı giymeye benzer, çıkardığınızda
rahatlarsınız. Bir tiryakinin olayların nasıl geliştiğini
anlamamasının öncelikle üç nedeni var.
1. Bedeninde fark edilebilir bir ağrı yoktur. O yalnızca bir
duygudur.
2. Her şey tersten yürür. Uyuşturuculardan kurtulmak bu
yüzden çok zordur. İnsan sigara içmediği zaman o usandırıcı
duyguyu yaşar ve sigarayı suçlamaz. Bir sigara yakar
yakmaz rahatlar. Bu yüzden sigaranın ona zevk verdiği yada
destek olduğu yanılgısına düşer.
3. Yaşamı boyunca beynine bir sürü asılsız düşünce işlenir.
Sigaraya başlamadan önce hiçbir şeyi eksik olmadığı halde
zor bir öğrenme sürecinden sonra sigaranın insana zevk ve
güven verdiğine inanmaya başlamasına şaşırmaz. Neden
sorgulasın ki? O artık en mutlu tiryakiler topluluğuna
girmiştir.
Bu noktada sigara hakkındaki bazı yanılgıları gidermem
gerekecek. Sigara içmek alışkanlık değildir. Yaşamımızda her
türlü alışkanlığımız olur, bazıları çok da eğlencelidir.
Fakat iğrenç bir tadı olan, bir servete mal olan, pis ve
tiksindirici bulduğumuz ve zaten kurtulmak istediğimiz bir
alışkanlığı kolaylıkla bırakmamız gerekirken neden bu kadar
zorlanırız? Çünkü bu bir alışkanlık değil, bir uyuşturucu
bağımlılığıdır. Bununla başa çıkmasını öğrenmemiz gerekir.
Daha nasıl olduğunu anlayamadan yalnızca düzenli olarak
sigara almakla kalmaz aynı zamanda sigaraya gereksinim de
duymaya başlarız.


Sigaramız olmadığında paniğe kapılır, giderek daha fazla
sigara içeriz.
Sigarayı artırmamızın nedeni vücudun her uyuşturucuda
olduğu gibi nikotinin etkisine bağışıklık kazanması ve sonuç
olarak giderek daha fazla nikotine gereksinim duymamızdır.
Kısa bir süre sonra sigara doğurduğu açlık duygusunu tam
anlamıyla dindirememeye başlar; öyle ki bir sigara yaktıktan
sonra kendimizi bir an öncesine göre daha iyi hissetmemize
rağmen sigara içerken bile içmeyen bir kişiden daha sinirli
ve gerginizdir. Bu dar ayakkabı giymekten daha da komiktir,
çünkü ağrının bir kısmı ayakkabı çıktıktan sonra bile sürer.
Aslında durum daha da kötüdür, çünkü nikotin vücuttan çok
çabuk –sigara biter bitmez- çıkar. İnsanların sıkıntılı anlarda
bir sigarayı söndürüp öbürünü yakmalarının nedeni budur
işte.
Daha önce de söylediğim gibi sigara içmek alışkanlık
değildir. Tiryakilerin sigara içmeye devam etmelerinin
gerçek nedeni içlerindeki küçük canavardır. Onu sürekli
beslemek zorundadırlar. Tiryaki bu anı dört durumdan biri
yada bunların bir araya gelmesi anında kendisi seçer. Bu
dört durum şunlardır:
CAN SIKINTISI / KONSANTRASYON – İki büyük Çelişki STRES /
RAHATLAMA – İki büyük çelişki.
Hangi olağanüstü uyuşturucu yirmi dakika önce yarattığı
etkiyi birdenbire tam tersine çevirebilir? İnsan şöyle bir
düşündüğünde bu yukarıdaki dört durumdan başka
yaşamda uyku dışında ne kalıyor ki Aslında sigara ne can
sıkıntısı veya stresi geçirir nede konsantrasyonu veya
rahatlamamızı sağlar. Bunların hepsi aldatmacadır.
Nikotin yalnızca bir uyuşturucu değil aynı zamanda
sineklerin yok edilmesinde kul anılan etkisi çok güçlü bir


zehirdir (ansiklopediye bakabilirsiniz). Bir sigaranın içerdiği
nikotin 
miktarı 
doğrudan 
doğruya 
DAMARLARINIZA
VERİLDİĞİNDE 
ÖLÜRSÜNÜZ. 
Tütün 
aynı 
zamanda
karbonmonoksit dahil başka birçok zehir de içerir.
Pipo yada puroya geçme hayalleriniz varsa bu kitabın
tütünün her türünü hedef aldığını belirteyim.
İnsan vücudu yeryüzündeki en karmaşık şeydir. Amipler ve
solucanlar dahil hiçbir canlı türü besinle zehir arasındaki
farkı bilmeden yaşayamaz.
Binlerce yıldır devam eden doğal bir gelişme sürecinde
insan vücudu ve beyni yemekle zehir arasında ayrım
yapacak teknikler ve zehri dışarıya atacak yöntemler
bulmuştur.
Bağımlılık kazanmadan önce kimse tütünün kokusundan ve
tadından hoşlanmaz.
Bir çocuğun yada hayvanın yüzüne tütün dumanı
üflediğinizde 
öksürmeye 
ve 
tükürmeye 
başladığını
görürsünüz.
İlk sigaramızı içtiğimizde içimize çektiğimiz duman
öksürmemize neden olur. Çok içersek başımız dönmeye
başlar 
ve 
kendimizi 
iyi 
hissetmemeye 
başlarız.
VÜCUDUMUZ BİZE BU YOLLAR “BANA ZEHİR VERİYORSUN
YAPMA” der. İşte tiryaki olup olmama kararı bu noktada
alınır. Sigaraya genellikle fiziksel ve ruhsal bakımdan zayıf
insanların başladığı doğru değildir. İlk sigaralarından nefret
edenler çok şanslıdır, ciğerleri dumanla başa çıkamayanların
yada bu zor öğrenme sürecini, dumanı öksürmeden içine
çekmeyi öğrenmeyi göze alamayanların yaşamları kurtulmuş
olur.


Benim için sigara konusunun en üzücü yanı bağımlılık
kazanmak için birçok çaba harcamamızdır. Gençleri
durdurmak bu yüzden çok zordur. Sigara içmeyi öğrenme
aşamasında oldukları için sigaranın tadını hala iğrenç
bulurlar ve ne zaman isterlerse bırakabileceklerini sanırlar.
Neden bizden öğrenmezler? Biz neden anne babamızdan
öğrenmedik ki?
Birçok tiryaki tütünün tadını ve kokusunu gerçekten
sevdiğini sanır. Bu bir yanılgıdır.
Sigara içmeyi öğrendiğimizde nikotin alabilmek için
vücudumuza kötü kokuya ve kötü tada karşı duyarsız olmayı
öğretiriz, tıpkı kendilerine şırınga yapmaktan hoşlandığını
sanan eroinmanlar gibi. Eroin eksikliğinin yarattığı kriz
oldukça şiddetlidir ve eroinmanların zevk aldıkları tek şey
bu krizin dinmesidir.
Tiryaki nikotinine kavuşabilmek için kötü tat ve kötü kokuyu
aklından çıkarır.
Tütünün tadından ve kokusundan zevk aldığı için sigara
içtiğine inanan bir tiryakiye “hep içtiğiniz marka yerine hiç
sevmediğiniz bir marka sigara bulduğunuzda sigarayı bırakır
mısınız?” 
diye 
sorun. 
Asla. 
Tiryakiler 
hiçbir 
şey
içmemektense kenevir otu bile içerler; sarma sigara,
mentollü sigara, puro yada pipo hiç fark etmez. Başlangıçta
tadı iğrenç gelse de biraz inatla onları içmesini de öğrenirler.
Tiryakiler soğuk algınlığına, gribe, boğaz ağrısına, bronşite
veya amfizeme rağmen sigara içmeye kalkışırlar.
Bunun zevkle bir ilgisi yoktur. Eğer olsaydı kimse birden
fazla sigara içmezdi.
Sigarayı bırakmış binlerce kişi doktorların verdiği o iğrenç
nikotinli sakızlara bağımlıdırlar, bir çoğu hala sigara içtiği
halde.


Seanslarım sırasında bazı tiryakiler uyuşturucu bağımlısı
olduklarını öğrendiklerinde paniğe kapılırlar, bu durumun
bırakmalarını daha da zorlaştıracağını sanırlar. Aslında
gerçek durum iki nedenden dolayı o kadar kötü değildir: 
1. Sigaranın dezavantajlarının avantajlarından çok daha
fazla olduğunu bilmemize rağmen bir çoğumuzun sigara
içmeye devam etmesinin nedeni sigaranın bize gerçekten
zevk verdiğine yada bir şekilde yardımcı olduğuna
inanmamızdır. Sigarayı bırakırsak bir boşluk doğacağını ve
yaşamımızın belirli kesimlerinin bir daha eskisi gibi
olamayacağını sanırız. Bu bir yanılgıdır. Gerçek, sigaranın
bize hiçbir şey vermediğidir; bizden alır götürür ve ancak
kısmen geri verir, bu da yanılgıyı doğurur. Bunu sonra başka
bir bölümde daha ayrıntılı olarak anlatacağım.
2. Nikotin çok kısa süre içinde bağımlılık kazanılması
açısından dünyanın en güçlü uyuşturucusu olarak bilinse de
bağımlılık derecesi o denli güçlü değildir. Etkisini çok çabuk
yarattığından yalnızca üç hafta gibi kısa bir süre içinde
vücut nikotini atar ve nikotinin eksikliğini beden o kadar az
duyar ki, birçok tiryaki farkında bile olmadan geçirir.
Çok haklı olarak “o zaman bir sürü tiryaki sigarayı
bırakmakta neden o denli zorlanıyor, aylarca eziyet çekiyor
ve yaşamının geri kalan bölümünde ara sıra hâlâ sigara
özlemi duyuyor?” diye soracaksınız. Vereceğim yanıt aynı
zamanda sigara içmemizin ikinci nedenini de açıklayacak –
beynimize sürekli olarak işlenen asılsız düşünceler
yüzünden. Kimyasal bağımlılıkla baş etmek kolaydır.
Çoğu tiryaki bütün bir geceyi sigara özlemi yüzünden
uyanmadan sigarasız geçirir.
Birçok tiryaki ilk sigarasını yakmadan önce yatak odasından
çıkmış olur, birçoğu önce kahvaltı eder, birçoğu ise önce iş


yerine gitmeyi bekler. On saat boyunca rahatlıkla sigarasız
kalabilir, fakat gündüz on saat sigara içmese deliye döner.
Birçok tiryaki yeni aldığı arabasında sigara içmez. Birçoğu
tiyatroya, süpermarkete, kiliseye vs. Gider ve oralarda sigara
içememek onları hiç rahatsız etmez. Metroda bile şimdiye
kadar bu yüzden ayaklanma çıkmadı. Tiryakiler sigara
içmelere kısıtlandığında neredeyse sevinirler.
Bugün birçok tiryaki sigara içmeyenlerin evlerinde yada
onlarla beraberken büyük bir sıkıntı çekmeden sigarayı
unutabilir. Aslında tiryakilerin çoğu fazla eziyet çekmeden
uzun süre sigarasız kalabilir. Ben bile bütün akşam mutlu bir
şekilde sigarasız rahatlayabiliyordum. Tiryakiliğimin son
yıllarında akşam olsun da kendimi zehirlemekten kurtulayım
diye beklerdim (ne kadar gülünç bir alışkanlık).
Kimyasal bağımlılıkla baş etmek kolaydır. Ara sıra sigara içen
binlerce kişi uzun süre sigarasız kalabilir ama aslında ardı
ardına sigara içenler kadar bağımlıdırlar. Sigarayı bırakmayı
başarmış fakat ara sıra puro için eski koyu tiryakiler vardır, o
puro bağımlılıklarını devam ettirir.
Daha önce belirttiğim gibi asıl sorun nikotin bağımlılığı
değildir. O aklımızı karıştırıp gerçek sorunu –beynimize
işlenmiş boş inançları- anlamamızı engel eyen bir katalizör
görevi görür.
Yaşamı boyunca koyu bir tiryaki olmuş kişiler sigarayı
kendilerinin 
de 
ara 
sıra 
içenler 
kadar 
kolaylıkla
bırakabileceklerini öğrendiklerinde belki biraz avunurlar.
Onların durumu bir yerde daha bile kolaydır. Sigara içmeye
devam ettikçe daha kötü bir duruma düşer, bıraktığımızda
da daha çok şey kazanmış oluruz.
Başka bir avuntu da etrafta ara sıra dolaşan söylentilerin
(örneğin “en son pisliğin vücudu terk etmesi yedi yıl sürer”


yada “insanın içtiği her sigara yaşamından beş dakika
götürür”) doğru olmamasıdır.
Sigaranın kötü etkilerinin abartıldığını sanmayın. Abartı
değil tam tersine az bile anlatılıyor. Fakat o “beş dakika
kuralı” belli ki kaba bir tahmin ve ancak ölümcül bir
hastalığa yakalandığınızda yada atardamarlarınızı kalbiniz
duruncaya dek doldurduğunuzda geçerli olabilir.
Aslında “pislik” bedeninizi hiçbir zaman tam anlamıyla terk
etmez. Etrafta sigara içenler olduğunda sigara içmeyenler
de havadaki pislikten nasiplerini alırlar. Yine de insan
vücudu olağanüstü bir makinedir ve çaresiz bir hastalığa
yakalanmadıysa kendi kendini tedavi edecek büyük bir güce
sahiptir. Şimdi bırakırsanız vücudunuz birkaç hafta içinde
sanki hiç sigara içmemişsiniz gibi dinç olur.
“Sigarayı bırakmak için çok geç” diye bir şey yoktur. Ben
elli, altmış yaşına gelmiş
birçok tiryakiye yardımcı oldum, bazıları yetmişinde
sekseninde bile vardı. Bir süre önce kliniğe doksan bir
yaşındaki bir kadınla altmış beş yaşındaki oğlu geldiler.
Kadına 
neden 
sigarayı 
bırakmaya 
karar 
verdiğini
sorduğumda “oğluma örnek olmak için” dedi.
Sigaranın 
verdiği 
zarar 
arttıkça 
bıraktıktan 
sonra
yaşayacağınız rahatlama da artar.
Sonunda sigarayı bıraktığımda içtiğim sigara sayısı
birdenbire yüzden SIFIRA düştüğü halde sigarayı hiç
aramadım. Sigarasızlığa alışma zamanından bile zevk aldım.
Fakat önemli olan yıllardır inandırıldığımız aldatmacaların
izlerini silmektir.

Yüklə 0,54 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   4   5   6   7   8   9   10   11   ...   44




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin