Öğlen yemeğimde bir tas mer



Yüklə 325,9 Kb.
Pdf görüntüsü
səhifə1/3
tarix18.03.2017
ölçüsü325,9 Kb.
#11954
  1   2   3

Öğlen yemeğimde

 bir tas mer-

cimek çorbası, koca bir tabak 

salata ve bir de kepek ekmeği 

yedim. Görünürde sağlıklı bir 

mönü! Üstelik akşam dinle-

diğim GDO konferansından 

sonra salatama mısır koyma-

malarını söyledim. Bu, hücre 

fizyolojimi sağlam tutmak için 

iyi bir karardı. Vücudumda 

bilinmedik veya umulmadık 

proteinler, zehirler, alerjiler is-

temiyorum! Üstelik başka et-

kileri de olabilir. Denek olarak 

kullanılmaya hiç niyetim yok! 

Ben bunları düşünür, mis 

gibi çorbamı içip salatamı yer-

ken olanlar oldu. Arkadaşım 

bir soru sordu ve bütün haya-

tım değişti: “Yediklerinin içinde 

başka neler olabileceğini bili-

yor musun?”

Vitamin, protein, karbon-

hidrat... diye sayacak oldum; 

Yeşillikler çok lezzetliydi, do-

matesler de kıpkırmızıydı, 

dedim. Ama bu soru kafamı 

kurcalamaya başlamıştı bile... 

Acaba kimyasal ilaç ve 

gübre kullanmışlar mıdır? 

Domatesler de pek tatsızdı. 

Çekirdekleri de yoktu. Oysa 

ben o çekirdekli sulu kısmı-

nı çok severim. Unutmuşum 

yemeye yemeye... Zaten bu 

KIŞ

2010


Kar,  

turunçgiller  

ve dumanı  

tüten çorba 

mevsimi...

02

w w w . b u g d a y . o r g



Paranoya 

Değil


Gerçek!

12

Doğal Tıp: İlaçsız Aşısız  



Bir Kış Mevsimi

3

Alışverişte Tuzağa 



Düşmemek İçin 10 İpucu

22

Şehrin Göbeğinde  



Ekolojik Yaşam

6

Çorbaya, Pilava, Salataya 



Bir Avuç Baklagil

ISSN 


1309-3363

mevsime 


domates 

ancak da-

ha önce ye-

şil toplarsan 

kalır; o da böy-

le kıpkırmızı olmaz. 

Seradır elbet! Mevsim dışı suni 

ortamlarda, suni gübre, hor-

mon ve ilaçlarla domates ya-

pılmaya çalışıldıkları kuvvetle 

muhtemel! Hay aksi, yediğim 

kepek ekmeğinde katkı mad-

desi var mıydı acaba? Ama 

kepeğinin sonradan konuldu-

ğu kesin... Ya mercimek çor-

bası? Yağı mı? Zeytinyağı de-

ğildi herhalde! Mısır özü ya-

ğıysa yandık! O da GDOlu ola-

bilir. Mercimek? O da mı? Eh 

tabii domatese suni gübre-

yi, ilacı basan neden mer-

cimeğe basmasın ki? Onun 

da vücudumun alışık olma-

dığı kimyasallardan nasibini 

İllüstrasyon: 

Bryan Nance



Umut tohumları

Büyük balığın küçük balığı yemediği, tam aksine her boy 

balığın ve varlığın doğada birbiri için aynı derecede önemli 

olduğunu yeniden fark etmeye başlıyoruz yaşamlarımızda. 

Küçücük Ekolojik Yaşam Rehberimizin iki ay önce yayınla-

dığımız ilk sayısı birçoğunuzdan birbirinden güzel tepkiler 

aldı, çok sevindik ekipçe. 

Şimdi birazcık büyümüş olarak ikinci sayısını ulaştır-

manın sevincini yaşıyoruz hem de öncelikle değerli Buğday 

Derneği üyelerine! Artık Buğday Derneği üyesi olmanın kıy-

metini, önemini ve keyfini daha güçlü hissettirmek, Buğday 

Derneği’ne üye olmanın ayrıcalığını iyice görünür kılmak için 

adımlar atıyoruz. Bültenimizin bir sonraki sayısında da bu 

konuda yeni sürprizlerimiz olacak. 

Devletler, uluslararası kuruluşlar küresel ısınmaya iki 

derece mi yoksa iki buçuk derece mi tolerans tanıyacağı-

nı tartışadursun, Türkiye’de ve dünyada bir sürü umut to-

humu yeşermeye devam ediyor. Çözüm her zamanki gibi 

hasta bedenden, hasta kafadan çıkmıyor; küçücük umut 

tohumlarından, yaşamın ücra köşelerinde ortamını bulup 

yeşeren mütevazı girişimler ve adımlardan hâsıl oluyor. 

Buğday Derneği’nin kurduğu yeni ekolojik pazarlar, eliniz-

deki minik rehber ve Buğday çalışanları olarak bizi her gün 

yeniden heyecanlandıran, birbirimize kenetleyen, sayımızı 

çoğaltan işler de bu kıymetli adımlardan birkaçı. 

Sıkça umudumuzu kaybettiğimiz, dünya yaşamının çık-

maza gittiğini düşündüğümüz, hissettiğimiz anlar oluyor, 

çok da haklı gerekçeleri var böyle hissetmemizin. Diğer 

yandan da modern yaşamın uyuşturan, acıyı unutturan 

çok aracı, gölgesi var sığındığımız. Gelgelelim bu ikisinin üs-

tünde, arasında, içinde çok değerli ve gerçek umut tohum-

ları var ki işte onlara ulaşmak, onları fark etmek için sa-

dece adım atmamız, varlıklarına inanarak bakmamız, içi-

mizde dışımızda o erdem zerrelerini beslememiz gerekiyor. 

Bedelini ödeyerek, gerekirse bir miktar acıyı, zorluğu da gö-

ğüsleyerek, inancımızla. 

Victor Ananias

Buğday Derneği Yönetim Kurulu Başkanı

almış olması kuvvetle muhte-

mel! Yediklerimin hiç birinden 

emin değilim ve GDO sadece 

yemeğimdeki tehlikelerden bir 

tanesi. Hadi diyelim -soya le-

sitinsiz ya da mısır şurupsuz 

bir işlenmiş ürün bulmak gi-

derek zorlaşsa da- bir şekilde 

GDOlu olabilecek ürünlerden 

uzak durduk. Ama yıllardır vü-

cudumuzda kalıntılar bırakan, 

kanserojen olabilecek, sağlık-

lı yaşamam için gereken be-

sin değerlerinden yoksun, da-

mar sertliğinden alerjiye kadar 

pek çok hastalığa neden olabi-

len kimyasal ilaç ve gübreler; 

uzun süre dayansın diye konu-

lan katkı maddeleri; antep fıs-

tığı yerine eklenen bezelye ku-

rusu tozları; soya katkılı köfte 

harçları; patatesli kaşar pey-

nirler, kremit tozlu biberler ve 

daha neler neler... Her alışve-

rişin, üreticinin hakkını alıp al-

madığı ya da ürünün karbon 

ayak izi gibi ekolojik, sosyal ve 

etik  boyutu da var. Gerçek gı-

daya nasıl ulaşacağız? 

Eğer aldığınız ürünün doğal 

şartlarda yetiştirilip üretildi-

ğine eminseniz veya ekolojik/

organik sertifikalıysa bunların 

hiçbirini düşünmek zorunda 

değilsiniz. Ekolojik sertifikalı 

ürünlerde GDO, kimyasal ilaç, 

gübre ve sağlığa zararlı katkı 

maddeleri yok. Sertifikasına 

yerel ve adil olup olmadığına 

dikkat etmeniz yeterli. İyisi 

mi siz gıda seçiminizde bir kez 

daha düşünün. Bu kadar vi-

tamin, protein, mineral katkısı 

haplara neden ihtiyaç duyulu-

yor sanıyorsunuz?

Oya Ayman

Alışveriş yaparken nekere dikkat eder-

siniz? Son kullanma tarihi, fiyatı, kali-

tesi... Oooo... çok gerilerde kalmışsınız! 

Alışverişte aldanmamak için artık sadece 

şüpheci olmak yeterli değil. Peki o zaman 

ne yapmalı? 

Etiket okumaktan üretim yöntemleri-

ne, sertifikalardan ürünlerin karbon ayak 

izine kadar pek çok konuda bilgi sahi-

bi olmak gerekiyor. Hatta gelecekte al-

datılmadan alışveriş yapmak için sertifi-

ka programları başlatılırsa hiç şaşırmayın. 

Alışverişin kaygan zemininde tuzağa düş-

memek için aman dikkat... 

1

 • 


Ambalaj ile içerik uyumu: 

Ürünün 


ambalajının geri dönüşümlü ve çevreye 

duyarlı olması içindeki ürünün de aynı du-

yarlılıkla üretildiği anlamına gelmez.  

2

 • 



Net ifadeler: 

Bir ürünün %100 do-

ğal, çevreci, yeşil, köy ürünü ya da yabani 

(doğadan toplamış) olması gibi yuvarlak 

ifadeler onun sağlığınıza uygun olduğunu 

ya da öyle üretilmiş olduğunu kanıtlamaz.  

3

 • 


Ulaşılabilir belgeler:

 Bir ürünün, 

örneğin tasarruflu ya da GDOsuz olduğu 

belirtiliyorsa, bunun yetkili kuruluşlar ta-

rafından belgelenmiş olması ya da bunu 

kanıtlayan belgelere ulaşılabilecek iletişim 

bilgilerinin etikette yer alması gerekir. 

4

 • 



Anlaşılabilir bilgiler

: Soya lesitini, 

E330 vs., peynir altı suyu tozu ya da as-

partam... Aldığınız gıdaların içindeki bu 

maddelerin ne olduğunu , nasıl ve neden 

üretildiğini sorgulayın, araştırın. (www.gi-

damuhendisim.com, http://fikirsahibida-

maklar.blogspot.com) 

5

 • 


Okunabilir etiketler:

 Etiketlerdeki 

bilgilerin ve uyarıların okunabilir büyük-

lükte ve netlikte olması gerekir. 

6

 • 


Besleyici değerler: 

Aldığınız gıda-

nın ambalajında kalori, mineral, protein, 

vitamin ve yağ oranları vs. gibi değerleriy-

le ilgili bilgilerin bulunmasına özen göste-

rin. Bu bilgiler yoksa talep edin.  

7

 • 


İletişim bilgisi:

 Her ürünün üzerin-

de sorularınıza yanıt almak ve ürünle ilgi-

li görüş ve şikayetinizi bildirmeniz için bir 

iletişim telefonu bulunmasına dikkat edin.    

8

 • 



Geçersiz bilgiler: 

Bazı ürünler-

de kullanılan popüler söylemler kullanıcı-

yı ürünün gerçek ayak izini sorgulamaktan 

uzaklaştırır. Örneğin bir deodarantın CFC 

içermediğini söylemek anlamsızdır. Çünkü 

artık ozon düşmanı CFC gazlarını ürünler-

de kullanmak zaten yasak.   

9

 • 


Sadece kendinizi düşünürseniz 

kaybedersiniz: 

Bir ürünün sağlıklı olması 

ve bunu belgelemesi yeterli değil. Doğaya 

ve diğer canlılara zarar verilerek üretil-

mişse, kilometrelerce uzaklıktan, tonlar-

ca karbon salarak getirilmişse,  üretimin-

de çocuk işçiler çalıştırılmışsa ya da ödedi-

ğiniz paranın büyük bir bölümü üreticiden 

çok aracıya gidiyorsa sağlıklı ürün kullan-

manızın ne anlamı olabilir?  

10

 • 



Tek yanlı bakmayın: 

Öncelikle 

“hormonsuz” tabiri alıcıda doğal ürün 

hissini uyandırmak için söylenen bir al-

datmacadır. Gıdalar hormonsuz olmaz. 

Kastedilen suni hormondur. Bir ürü-

nün GDOsuz ya da suni hormonsuz olma-

sı onun sağlıklı olduğu anlamına gelmez. 

Kimyasal tarım ilaçları, suni gübreler ve 

çoğunlukla raf ömrünü uzatmak için ko-

nulan katkı maddeleri de en az GDO’lar 

kadar riskli olabilir. 

  

* Prof.Dr. Mikdat Kadıoğlu'nun "Çevre İle 



Aldatmanın 6 Yolu" yazısından da yararlanılmıştır.

Alışverişte Tuzağa Düşmemek İçin

  

10

 



İPUCU

4   | 

  2010 KIŞ   |   

www.bugday.org

Buğday Ekolojik Yaşam Rehberi

   | 

  

5



Buğday Derneği,  

2. Avrupa Organik 

Kongresi’nde

24 Ekim’de Şişli 

%100 Ekolojik 

Pazar'da Buğday 

Derneği tarafın-

dan organize edilen üretici toplantısında, sek-

töre yön verecek, sağlıklı ve sürdürülebilir ge-

lişmeye önayak olacak Ekolojik Tarım Üretici 

Birliği ’nin tohumları atıldı. Üretici Birliği, üre-

ticilerin oyuyla seçildi ve içlerinde aracı, tü-

ketici ve üretici gruplarından temsilciler bu-

lunuyor. Birliğin seçtiği yürütücü Ekolojik 

Tartım İç Pazar Geliştirme Komitesi, Buğday 

Derneği çatısı altında bir çalışma grubu oluş-

turdu. Komite ve Üretici Birliği her altı ayda bir 

toplanmayı planlıyor. Toplantı yeri ve zamanı 

Buğday Derneği e-bülteninde, web portalında 

ve %100 Ekolojik Pazarlar Facebook grubun-

da duyurulacak. Toplantıya katılan üreticiler-

le birlikte tüm sektör paydaşları, komite@fark-

liisler.com adresine email atarak fikir ve istek-

lerini komiteye bildirebilir. 

“İnsan, sınırsız iştahına 

“dur” diyebilir mi?”, “İklim 

krizinde suçlu kim?” 

EkoIq tarafından yayım-

lanan Umudu Yeşertenler kitabında, iş ve 

bilim insanları, gazeteciler, aktivistler ve sivil 

toplumculardan oluşan 15 kişi, bu soruların 

yanıtını arıyor. Çıkan sonuç, dünyanın gele-

ceğinden kaygılananlar ve bunun için bir şey 

yapmak isteyenler için bir yol haritası. 

Elinizde tuttuğunuz rehberin yayın danış-

manı ve Buğday Derneği iletişim ekibinden Oya 

Ayman da Umudu Yeşertenler kitabında söyle-

şi yapılan isimler arasında yer alıyor. “Rekabet 

yerine iş birliğine” inanan Ayman, Türkiye’deki 

ekolojik gıda ve gıda güvenliği hakkındaki gö-

rüşlerini paylaşıyor. 

Buğday Derneği, ekolojik tarımın hem doğa hem de insan sağlığına sağ-

ladığı yararının anlaşılması için projeler yapıyor, medyaya ve ilgi grupları-

na bilgi akışı sağlıyor. %100 Ekolojik Pazarların çoğalması bu çabaların yavaş 

yavaş meyve verdiğinin göstergelerinden. Buğday'ın, Kartal Belediyesi’yle işbirliği  

yaparak açtığı Kartal %100 Ekolojik Pazar bu meyvelerden biriydi. İstanbul’un üçüncü 

%100 Ekolojik Pazar’ı Derneğin danışmanlığında, Şubat'ın ilk haftasında Beylikdüzü’nde 

açıyor. Buğday Derneği, ekolojik tarım sektörünün sağlıklı ve güvenilir bir şekilde gelişmesi 

için çaba göstermeye ve çeşitli illerdeki belediyerle görüşmeye devam ediyor. 

B U Ğ D A Y ' D A N   H A B E R L E R     > > >

Ekolojik Tarım 

İç Pazar Geliştirme 

Komitesi Kuruldu

Siz, “Umudu 

Yeşertenler”den 

Misiniz?


Brüksel’de yapılan ve Buğday Derneği 

Yönetim Kurulu Başkanı Victor Ananias’ın 

katıldığı toplantıda iklim değişikliği, biyo-

çeşitlilik kaybı ve gıda güvenilirliği konu-

larında ekolojik tarımın yol haritası çizildi. 

IFOAM Avrupa Grubu Başkanı Christopher 

Stopes, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şöy-

le dedi: “Kendimizi gelecekteki engellere ha-

zırlamak istiyorsak acilen sürdürülebilir gı-

da sistemlerine geçmemiz gerek. Tarım ik-

lim değişikliği etkilerinin azaltılmasında ve 

uyumda payına düşeni yapmalıdır. Ekolojik 

tarım daha az girdi kullanıldığından daha az 

karbon üretir, toprağın tuttuğu karbon mik-

tarını artırır, biyo-çeşitliliğin korunmasına 

yardımcı olur. Dolayısıyla iklim değişikliğiyle 

mücadelede önemli bir yer tutmalıdır.” 

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme 

Derneği'nin Kazdağları Küçükkuyu'da yaşama 

geçirdiği Çamtepe Ekolojik Yaşam Eğitim, 

Uygulama, Araştırma ve Gösterim Merkezi 21 

Mart'ta kapılarını açıyor. 

Ekolojik yaşam konularında geleneksel ve 

modern uygulamalar ile, yaşayan kültürel 

mirasımıza ait bilgilerin eğitimler yoluyla pay-

laşıma açılmasını amaçlayan Çamtepe Ekolojik 

Yaşam Merkezi'ndeki Buğday ekibine Ocak 

ayında, Avrupa Gönüllü Hizmeti programı kap-

samında merkez çalışmalarında aktif olarak 

yer alacak iki gönüllü de katılıyor.

Tohum Sever’in El Kitabı Yayımlandı

Buğday Derneği, SGP desteği ile yürüttüğü “Türkiye’de 

Tarımsal Biyolojik Çeşitliliğin Korunması için Tohum Ağının 

Kurulması” projesinin ürünü, Tohum Sever’in El Kitabı’nı ya-

yımladı. Kitap, yerel tohumların ve köylü çeşitlerin ekolojik, 

ekonomik, kültürel ve etik önemi; korunmaları için uğraş ve-

ren kişi ve kuruluşlar, ilgili mevzuat ve yapılmış örnek çalış-

malar hakkında bilgi veriyor. Kitap, ilgili kurum ve talep eden 

dernek üyelerine ücretsiz, posta ödemeli gönderiliyor. 

%100 Ekolojik Pazarlar Çoğalıyor

Ekolojik Yaşama Dair Herşey, 

Çamtepe Ekolojik Yaşam Merkezi’nde

Bütün Dünyanın Ekolojik Ürünleri...

BioFach Fuarı,  

17-20 Şubat tarihleri arasında 

 21. kez dünyanın dört bir yanından 

ekolojik ürünleri Almanya’nın 

 Nürnberg kentinde biraraya getirecek. 

120 ülkeden yaklaşık  

45 bin ziyaretçi ve uzman  

4 gün boyunca fuarda tanıtılan  

ekolojik yiyecekleri tadacak,  

ekolojk giysileri, mobilyaları, kırtasiye 

ürünlerini ve yaşamın hemen her  

alanında kullanılan doğayla dost  

ürünleri keşfetme olanağı bulacak. 

Buğday Derneği, her yıl olduğu gibi bu 

yıl da fuara gözlemci olarak katılacak.

Vivaness 2010 Uluslararası Doğal 

Kozmetik ve Sağlıklı Yaşam İhtisas 

Fuarı da BioFach ile eş zamanlı olarak 

aynı fuar alanında gerçekleştirilecek.

Nürnberg Messe Türkiye  

Resmi temsilcisi Feustel Fairs&Travel, 

yenilikleri zamanında keşfetmek ve  

fuarı ziyaret etmek isteyenler için  

hizmet veriyor. Feustel Fairs&Travel,  

BioFach 2010 fuar daimi giriş kartı ve 

katalog satışı, fuar ile ilgili  

dokümanlar, Nürnberg uçak  

rezervasyonları, otel konaklama  

alternatifleri ve ticari vize için gerekli 

davetiye yazısı hizmeti sağlıyor.

Bilgi için:

Feustel Fairs & Travel 

Kemeraltı Cad. No: 26/1 34425 

Karaköy - İstanbul  

Tel: (0212) 245 96 00  

info@feustelfairs.com.tr

www.biofach.de

www.ask-BioFach.de


Çorbaya, pilava, salataya

bir avuç baklagil

Kuru fasulye ille de yılda bir 

kez gidilen kuru fasulyecide 

mi yenir? Mercimeğin sadece 

çorbası mı yapılır? Erzak 

dolabınızda nohut var mıdır? 

Yemek yaparken aklınıza 

börülce, maş fasulyesi veya 

kuru bakla gelir mi? Çok 

ısınmasanız da –yumuşamak 

bilmeyen, direnci yüksek, 

inatçı bir türdür- “uzman-

lar” öyle söylüyor diye binler-

ce yıldır bu toprağın insanını 

doyuran kuru fasulye, no-

hut, mercimekten uzaklaşıp 

soyaya kucak açıyorsunuz 

belki. Bilmem siz de "soya 

faydalı" dendi diye yağını 

ve sosunu bolca kullanıyor 

musunuz? Yağ yapımında 

kullanılan soyanın genleriyle 

oynandığını, sosunun ise 

sodyum içeriği nedeniyle 

pek de şifası olmadığını 

söylesem?

Baklagillerden nohut-

la mercimeğin anavatanı 

sayılıyor Anadolu. Fasulye 

ise Yeni Dünya’dan gelmiş. 

Gerçi arkeolog Ahmet Uhri 

Metro-Gastro dergisinin 

48. sayısındaki “Fasulyeden 

Oynamak” başlıklı yazısın-

da kimi fasulye türlerinin 

Nohutlu Kenker 

Yemeği


2 su bardağı  

haşlanmış nohut

1/2 kg kenker  

(şevketi bostan)

2-3 kuru soğan

2-3 diş sarımsak

2 çorba kaşığı zeytinyağı

tuz, karabiber

Elinizde haşlanmış 

nohut yoksa işe ufak 

bir bardak nohutu 

7-8 saat suda 

bekletip temiz suyla 

haşlamakla başlayın. 

Kenkerleri ayıklayıp 

yıkayın, doğrayın. 

Ufak doğradığınız 

soğan ve sarımsağı 

zeytinyağında hafifçe 

kavurun. Tüm 

malzemeyi ve bir 

bardak suyu ilave edin, 

kaynadıktan sonra 

kısık ateşte pişirin. 

Etsevenlerdenseniz bu 

yemeği etli olarak da 

pişirebilirsiniz.  

(4 kişilik)

mevsimlik sofralar

anavatanının Amerika kıtası 

bazı türlerin ise Avrupa veya 

Asya kökenli olduğunu anlatı-

yor. Ama ne olursa olsun, işe 

sağlıklı, temiz topraklarda ye-

tiştirilmiş baklagiller satın al-

makla başlamamız gerekiyor, 

sonra onları şeffaf kavanoz-

lara koyup erzak dolabının en 

görünür yerinde tutmamız -ki 

sıkça yararlanalım. Ne yazık 

ki, "mutfağa girip yarım saat 

içinde üç kap yemek” çıkar-

mak niyetinde olduğunuzda 

baklagillere başvurmanız zor. 

Çünkü çoğunu 7-8 saat suda 

bekletmek gerek. Yani ya ön-

ceden plan yapacağız ya da 

fazlaca haşlayıp kullanmaya-

cağımız kısmını poşeylere pay 

edip donduracağız. 

Çorbalara, pilavlara, sebze 

yemeklerine, salatalara kata-

cağınız bir avuç baklagil hem 

besin değerini artırır, hem 

lezzetini hem de doyuruculu-

ğunu. Kabuğundan arındırıl-

mış bakla, börülce, mercimek 

ve maş fasulyesi ise pek nazlı 

sayılmaz, çabuk şişer. Mesela 

pazardan arapsaçı aldınız, 

börülceyle pişirmeye ne der-

siniz? Veya turpotu ile karışık 

yeşil mercimek çorbasına? 

Maş fasulyesini filizlendirebi-

lir, bakladan ise fava dışında 

çorbalara, pilavlara katarak 

yararlanabilirsiniz. 

Tijen İnaltong

www.mutfaktazen. 

     blogspot.com

İşe 

sağlıklı, 



temiz 

topraklarda 

yetiştirilmiş 

baklagiller 

satın alarak 

başlamamız 

gerekiyor.

F: 


Tijen 

İnaltong


145x230_TR_BugdayMagazine.indd   1

24.08.2009   15:24:47 Uhr



8   | 

  2010 KIŞ   |   

www.bugday.org

Özyürek, CHP İstanbul İl 

Başkanı Gürsel Tekin, Kartal 

Kaymakamı Hasan Bağcı bir-

likte kesti.

Sonrasında konserler, tür-

küler, danslar, atölyeler birbi-

rini izledi. Sevgili Buğday dos-

tu Şehnaz Sam ve Kartal'ın 

yerlisi Türk Sanat Müziği sa-

natçısı Murat Teker Kartal 

havasına notalar saldılar. 

İki Yakaya İki Pazar,   Üçüncüsü Yakında . . .

İstanbul Anadolu Yakası'nın ilk     

%100 Ekolojik Pazar'ı Kartal'da

beklemeye hiç niyetleri yok-

tu. Sabahın erken saatlerinde 

dolmaya başladı pazar ala-

nı, saat 11'e geldiğinde fasul-

ye atsan yere düşmezdi. 

%100 Ekolojik Pazar açı-

lışında kırmızı kurdele ke-

secek halimiz yoktu ya, biz 

de ipe dizilmiş kuru biber-

lerle açtık pazarı. Biber ipi-

ni Kartal Belediye Başkanı 

Altınok Öz ve Buğday derne-

ği Yönetim Kurulu Başkanı 

Victor Ananias'la birlikte CHP 

Grup Başkan Vekili Kemal 

Kılıçdaroğlu, CHP 

Genel Saymanı 

Mustafa 

Kartal 


%100 

Ekolojik 

Pazarı 

açılışı kırmızı 



kurdele yerine 

ipe dizilmiş 

kuru biberlerle 

yapıldı.


Anadolu yakasının uzun za-

mandır sabırsızlıkla beklenen 

%100 Ekolojik Pazarı, Buğday 

Derneği ve Kartal Belediyesi 

işbirliğiyle 20 Aralık'ta açıldı. 

İstanbul'un ikinci pazarı, eko-

lojik halk pazarlarının başarı-

sının göstergesiydi, attığımız 

tohum tutmuştu. Bu harika 

gelişme şenlikle kutlanmalıydı, 

biz de kolları sıvadık. 

20 Aralık'ta Kartal mey-

danının hemen arkasında-

ki alana yağmurdan koruyucu 

konstrüksüyonlar, yaz-kış et-

kinlik yapabileceğimiz klima-

lı çadır, halkla ilişkiler standı 

kurulmuştu. Sabahın ilk saat-

lerinde  ekolojik ürünler teker 

teker tezgahlara dizildi, dizi-

lirken sanki her zamankinden 

daha bir özenildi. Ve bekle-

yiş başladı. Biz %100 Ekolojik 

Halk Pazarı'nı kurmuştuk, ba-

kalım halk gelecek miydi?

Açılış sabah 11'deydi ama 

anlaşılan İstanbul Anadolu 

yakalıların açılış saatini 

 Kartal %100 



Ekolojik Pazar'da her 

Pazar günü, klimalı 

çadırımızda üretici 

sohbetleri ve "Gel 

Oyna" oyun atölyesi 

devam ediyor.   

 Pazarın altındaki 



otopark, %100 Ekolojik 

Pazar ziyaretçilerine 

%50 indirimli, indiri-

minizi istemeyi unut-

mayın. %100 Ekolojik 

pazara geldiğinizi söy-

lemeniz yeterli.

 Pazarda yer alan 



190 tezgâhta taze 

meyve sebzenin yanı-

sıra her çeşit işlenmiş 

mamül ürünler, teks-

til, kozmetik, deterjan 

ve süt ürünleri bulu-

nuyor.



 Ayrıca çadırımızda 



su bazlı boya kulla-

nılmış, yerli malı ah-

şap oyuncak bulmak 

mümkün.


 Kartal %100 

Ekolojik Pazarı'nda 

Şubat-Mart aylarında 

film gösterileri ve eko-

loji söyleşileri başlaya-

cak. Merak ettiğiniz bir 

konu mu var? Bizi ara-

yın. Birlikte dolu dolu 

bir program oluştura-

lım. Program için sayfa 

18'e bakın. Daha fazla 

bilgi için: www.bug-

day.org ve Facebook 

%100 Ekolojik Pazarlar 

grubu. 


Ebru Ayarcı yönetiminde 

Aglo-Ritmo perküsyon grubu 

çalarken tezgâhlardaki pıra-

salar bile kalkıp dans edecek-

lerdi neredeyse. Bir yandan 

artık kumaşlardan bez çan-

ta dikme atölyeleri ve "İpler 

ve Tahtalar" oyun atölyesi de-

vam ediyordu.

Bize en çok sorulan so-

rulardan bir tanesi "%100 

Ekolojik Pazardan kimler alış-

veriş ediyor?" sorusudur. 

Kartal %100 Ekolojik Pazar'a 

bakınca çok basit bir cevap 

geliyordu akla: Herkes!

Pazara gelenlerin arasın-

da çocuklu aileler, bir elle-

rinde kaskları diğer ellerin-

de bez çantalarıyla alışve-

riş eden motosikletli gençler, 

Şişli %100 Ekolojik Pazar'ın 

%100 Ekolojik 

pazarlarda 

sadece alışveriş 

yok; oyun var

sohbet var, film 

gösterimleri var. 



10   | 

  2010 KIŞ   |   

www.bugday.org

Buğday Ekolojik Yaşam Rehberi

   | 

  

11



Şişli %100 Ekolojik Pazar 

İstanbul 2010 Projesi

İstanbul'u  İstanbul 

yapan herşey İstanbul 

2010 projelerinde değer-

lendiriliyor, Türkiye'nin 

ilk %100 Ekolojik Pazarı 

olan  Şişli  de  bunlar-

dan biri. İstanbul 2010 

kapsamında Şişli %100 

Ekolojik Pazar gelişecek, 

web sitesine kavuşacak, 

pazarın yanısıra ekolojik 

ürünlerin de tanıtımını 

gerçekleştirmeye devam 

edecek. 


%100 Ekolojik 

pazarlar, sağlıklı 

bir ekolojik  

ürün piyasasının 

gelişmesi için 

Buğday Derneği 

tarafından 

oluşturulan 

standartlarla 

kuruluyor  

ve denetleniyor.  

Anadolu yakası müdavimle-

ri, ekolojik ürün kelimesini ha-

yatlarında ilk defa duyanlar 

hep oradaydı. Ve bu farklar 

bizi daha da zenginleştirdi.

Kartal %100 Ekolojik Pazar 

2. hafta tekrar kurulduğunda 

merakımız doruktaydı: "Aynı 

kalabalık bugün de gelecek 

mi?" Daha fazlası geldi. Alan 

memnun, satan memnundu, 

yüzler gülüyordu. 

Akşam tezgâhlar kalkar-

ken üreticilerin işi çok kolay-

dı. Zira toparlanıp geri götü-

rülecek ürün neredeyse kal-

mamıştı.


Gizem Altın 

 %100 Ekolojik 



Pazarlarla ilgili 

sorularınız varsa ve 

Buğday Derneği'nin 

çalışmaları hakkında 

daha fazla bilgi almak, 

üye olarak projelerimizi 

desteklemek 

istiyorsanız, pazarın 

hemen girişindeki 

halkla ilişkiler 

standımızda sizi 

bekliyoruz.  

 Ekolojik çay-kahve, 



taze sıkılmış meyve 

suları ve yiyeceklerin 

satılacağı kafe, çok 

yakında Kartal %100 

Ekolojik Pazar'da yer 

alacak.


3

Beylikdüzü  

%100 Ekolojik Pazar 

Şubat'ta Açılıyor 

İstanbul'un üçüncü 

%100 Ekolojik Pazarı, 

Beylikdüzü Belediyesi 

ve Buğday Derneği  

işbirliğiyle Şubat'ın  

ilk haftası  

açılacak. 

Beylikdüzü %100 

Ekolojik Pazarı'nın, 

Beylükdüzü'ndeki  

kapalı pazar yerinde, 

hangi günler  

kurulacağı ve adres 

bilgilerini  

www.bugday.org'dan 

takip edebilirsiniz. 



12   | 

  2010 KIŞ   |   

www.bugday.org

Doğal


Tıp

İlaçsız-Aşısız Bir Kış 

 

Bağışıklık sistemimizin zayıf ol-



duğu dönemlerde grip ve so-

ğuk algınlığına yakalanırız. Bir 

Doğal Tıp Uzmanı olarak ne 

klasik grip aşısını ne de do-

muz gribi aşısını öneriyorum. 

Özellikle mevsim geçişi dönem-

lerine hazırlık olarak detoks* ve 

arkasından bağışıklık sisteminin 

güçlendirilmesi bizi hastalıklar-

dan korumaya yetecektir. 

Şaduman Karaca. Doğal Tıp Uzmanı

www.sadumankaraca.com

* 2010 ilkbahar detoksu için 

www.imc-tr.com

Ateş düşürücü:

Bu dönemde  

yapılacak en iyi şey,  

su ve çaylarla  

(mürver çiçeği, 

ıhlamur çiçeği) bol 

sıvı tüketmektir. 

Ateşlenme durumunda, 

yaygın kanının aksine, 

hastanın üzerini fazla 

örtmemek gerekir. 

Hafif kırgınlık 

durumunda:

 Terleme kürleri, 



hamam, sauna,  

soğuk-sıcak duşlar

 Sıcak mürver 



meyvesi şurubu, diğer 

kırmızı meyve suları 

 C vitaminli taze 



sıkılmış meyve suları

 Mürver çiçeği, 



ıhlamur çiçeği,  

zencefil çayları 

 Uçucu yağlar ile 



masajlar

 Refleksoloji



sağlık

Mevsim geçişi 

dönemlerine 

hazırlık olarak 

detoks yapmak 

ve bağışıklık 

sistemini 

güçlendirmek bizi 

hastalıklardan 

korumaya 

yetecektir.  


Yüklə 325,9 Kb.

Dostları ilə paylaş:
  1   2   3




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin