Maden Terimleri Sözlüğü -a abataj



Yüklə 5,49 Mb.
səhifə2/55
tarix23.02.2017
ölçüsü5,49 Mb.
#9294
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   55

AKIŞKAN DOKU, —> Fluidal tekstür.

AKIŞKAN YATAKLI YAKMA SİSTEMİ, Toz halindeki katı yakıtların kolay bir şekilde yakılabilmesi için geliştirilmiş katı yakıt yakma kazanının çalışma düzeni. Kazana hava akımı yardımı ile toz kömür üflenip alttan üflenen hava ile de yatak hareketli tutulmak suretiyle kömürün diğer sistemlere nazaran daha iyi yanması sağlanır. Küller de diğer taraftan hava akmı ile dışarı atılır. Kükürdü yüksek toz kömürler yakıldığı zaman, çevre sorunları bakımından, yanma sonucu çıkan SO2 ‘yi zararsız hâle getirmek için kazana

  

 



AKİFER, Yeraltı suyunu taşıyan geçirimli (sutaşır) katman.

AKİK, Üstü şeritli veya çeşitli renkli bir —> Kalsedon. Kayacın meydana gelişine göre şeritler birbirine paralel veya dalgalı olur. Akik sun’i olarak renklendirilebilir. Fosilleşmiş odun, akik haline gelmiş odundur.

AKİK JASPLARI,—> Jasp.

AKİS ÇİVİSİ, Mermer ocaklarında, mermer blokların sedimantasyon istikametinde yırtılmalarını temin için kullanılan, genellikle otomobil akslarından yapılan, 5-8 cm. çapında, yaklaşık 30 cm. uzunluğunda, ucu yassı ve keskin çelik çivi.

AKMA SINIRI, —> Çekme deneyi.

AKMA ŞEKLİNDE HEYELAN, İçinde plastik fakat daha ince ve akıcı bir formasyon bulunan kitlede genellikle sızan suların etkisi ile ani olarak oluşan —> Heyelan türü.

AKORT İŞÇİLİK, 1) Bir işçiye, birim üretim için, belirli bir ücretin ödenmesine dayanan ücret sistemi. 2) Parça başına işçilik.

AKROSAJ, 1) Dik ve meyilli kuyuların dip ve başları ile ara katlardaki manevra yerleri ve bunlarla ilgili diğer yerlerin tamamı. 2) Kuyunun etrafını çevreleyen —> Röset lağımı. 3) Kontur. —> Şekil s. 8.

AKSİYAL VANTİLATÖR, —> Vantilatör.

 

 AKTARICI KAZICI, —> Dreglayn gibi kullanılan uzun bumlu klasik —> Ekskavatör, Bager, Kepçeli bager. Bunlara aktarıcı şovel veya striping (şerit halinde dekapaj yapma) şovel de denir. —> Şekil 3 damarlı örtü kazı geometri-sinde aktarıcı kazıcı anma kapasitesi, s. 7.



 

AKTARICI ŞOVEL, —> Aktarıcı kazıcı.

AKTARILAN ORTAM, Öğütme işlemi yapan değirmenleri tanımlamada kullanılan bir kavram olup; değirmen içerisindeki bilya, çubuk veya iri parçalı cevheri aktararak darbe ve sürtünme kuvvetleri etkisiyle cevher parçalarının ufaltılmasını sağlayan ortam. Aktarılan ortam, öğütülen cevher ve su olarak tüm yük, döme hareketiyle şekillenen çıkış ucundan boşalan hacimce sürekli besleme yapılan yapay bir sıvı olarak değerlendirilebilir. Aktarılan ortamla çalışan değirmenler, ortam çelik bilya olduğunda —> Bilyalı, Çelik çubuk olduğunda —> Çubuklu, Çakıl olduğunda çakıllı ve öğütülen cevherin iri parçaları olduğunda —> Otojen değirmen olarak adlandırılır.

 

AKTARMA NOKTASI, 1) Bir nakliye bandından diğerine maden akışını sağlayan yer. 2) Transfer istasyonu.



AKTİF ENERJİ, İstenilen tür enerji elde edebilmek için tüketilen elektrik enerjisi. Elektrik enerjisinin, elektrik motorları vasıtasıyla mekanik enerjiye, lambalarla ışık haline dönüşen kısmı. —> Şebekeden çekilen enerji. Reaktif enerji.

AKTİF PERLİT,  —> Perlit.

AKTİFLEYİCİ REAKTİF, —> Reaktif.

AKTİNOMETRE, —> Radyometre.

AKVAMARİN, —> Beril.

AKÜLÜ LOKOMOTİF, Hareket edebilmek için ihtiyacı olan elektrik enerjisini, ocak şebekesi yerine, bünyesinde taşıdığı akümüla-törden alan —> Ocak lokomotifi. Bunlar grizu emniyetini haizdir ve kapalı işletmenin her yerinde çalıştırılabilir. Ocak havasını kirletmemesi, duruşlarda enerji harcamaması ve mekanik parçaların azlığı gibi hususlarda, dizel lokomotiflerine nazaran üstünlüğü vardır.

ALACA SOMAKİ, —> Balgam taşı.

ALANGUR, Vinç ve varagellerde meylin başladığı kısım. Bu kısımdaki bükülmüş demirlere de alangur demiri denir.

ALAŞIM, Metalurjide birkaç metalin beraber eritilip birbirleriyle içten karışması ve katılaşması sonucu oluşan ve erimeye karışan metallerin özelliklerinden daha başka özellikler gösteren metalik madde. Alaşımlarda müşterek ergime noktası alaşımı meydana getiren metallerin ergime noktalarının her birinden düşüktür; genellikle sertlik ve kopma mukavemetleri yüksektir. Birbiri ile karışmış kristal yapılarıdolayısıyle genellikle korozyona karşı mukavemetleri yüksektir.

ALAŞIM DÖKME DEMİR, —> Dökme demir.

ALBATR, 1) —> Oniks mermeri. 2) Su mermeri. —> Kaymaktaşı. —> Kalsit

ALÇAK FREKANS İNDÜKSİYON FIRINI , —> Direnç fırınları.

ALÇAK GERİLİM DAĞITIM ŞEBEKESİ, —> Elektrik enerjisi dağıtım şebekeleri.

ALÇITAŞI, Doğada jips (CaSO4.2H2O) ve anhidrit (CaSO4) olmak üzere iki türü bulunan ve ticarette alçı elde edilmesine yarayan endüstriyel hammadde. Anhidrit (kristal susuz) bazı ülkelerde sülfürik asit üretiminde kullanılır; bunun dışında kullanım alanı pek yaygın olmamakla beraber, son yıllarda kimya endüstrisinde önem kazanmıştır. Jips (kristal sulu), düşük derecede ısıtılınca kristal suyunun yarısından fazlasını kaybeder ve alçıya dönüşür. Beyaz toz halinde olan alçı, yeniden su emdiğinde sert bir kütle haline gelir ve bu özelliğinden dolayı, bazı katkı maddeleriyle beraber geniş bir kullanım alanı bulmuştur. Çimento üretiminde % 3-5 oranında alçı taşı ilave edilerek klinker elde edilir. Ticari değeri olan jips % 85-95 saflıkta olup, % 5-15 lik kısmı kireçtaşı, dolomit, kil mineralleri ve diğer evaporikçökellerden ibarettir. Jipsden alçı elde edilmesi dehidratasyon işlemi ile ve aşağıdaki formüle göre oluşur:

160-180° Yüksek su buharı basıncı altında

CaSO4.2H2O —> CaSO4 1/2 H2O+3/2 H2O

böylece elde edilen yarım hidratlı kalsiyum sülfat; iri kristallidir ve bunun öğütülmesiyle a- Alçı elde edilir. Bunun çekme dayanımı 66 kg/cm2, basınç dayanımı 560 kg/cm2 olup priz süresi 15-20 dk’dır. Aynı yarım hidrat sülfat; 150°C ısı  ve atmosfer basıncı altında elde edilirse; b- Alçı olarak tefrik edilen tür oluşur. b- Alçının çekme dayanımı 13 kg/cm2, basınç dayanımı, 56 kg/cm2 ve priz süresi 25-35 dkdır. Ham jips, beyaz boya ve dolgu maddesi olarak kağıt ve pamuklu tekstil maddelerine katılır. b- alçısı bilinen normal yani adi alçı olup, dünya tüketiminin % 90'ını teşkil eder. a alçısı daha kaliteli ve ince öğütülmüş olup, kalıp, seramik ve tıpta kullanılır ve dünya tüketiminin % 10’unu oluşturur. Çimento sanayiinde pirizlenmeyi geciktirmek, kömür tozlarında kül oranını arttırmak, nikel izabesinde eritmeyi kolaylaştırma ve bira sanayiinde mayalandırma için kullanılır. Alçı, sıcak ve soğuk yalıtım malzemesi olarak da tercih edilir. Ayrıca yangını geciktirme, nemi dengeleyici özellikleri ile de kullanım yerleri bulmuştur. Ayrıca kimya sanayiinde de alçıdan yararlanılır.



ÂLET, Kesme, biçme, sürtme, sıkıştırma, öğütme, çekme ve başka yollarla bir nesne üzerinde maddesel değişiklik yaratmak, maddeye biçim vermek veya nesneleri ölçmek amacıyla  kullanılan araç. Kullananın kas gücü ile çalışan türlerine el aleti, hareket verici bir güç mekanizmasıyla donatılmış olanlarına ise işleme makinesi veya takım tezgâhı  adı verilir.

Modern el aletleri; 1- Çekiç, balta ve keser vb. aletler vurma aletleri, 2-Bıçak, biz,testere, törpü, keski, matkap ve rende gibi aletler; kesici, delici ve kazıyıcı aletler, 3- Tornavida gibi aletler, vidalama aletleri , 4- Metre, mira, teodolit, nivo, takeometre gibi ölçme aletleri, 5- Tezgaha monte edilen mengene gibi tamamlayıcı aletler; yardımcı aletler; olarak sınıflandırılabilmektedir.



ALEV KESİCİ, Emilen metanın dışarı atılması veya kullanılması sırasında oluşacak alevin gerideki tesislere geçişini önleyen düzen.

ALEV SIZDIRMAZ CİHAZ, Patlayıcı gaz ortamında çalışmak üzere ALSz standart isteklerine göre dizayn edilip teste tabi tutulmuş, sertifika ve imal lisansı verilmiş cihaz. Patlayıcı gaz ortamında çalışabilen bu tür cihaz veya tesisat (Ex) Explosion Proof, (ALSz) alev sızdırmaz cihaz veya tesisat diye isimlendirilir. Bir cihazın alev sızdırmaz olabilmesi için —> Alev sızdırmazlık konusu ile ilgili özel standart, yönetmelik ve şartnamelerle belirlenen koruma tiplerinden biri veya daha fazlasının bütün özelliklerini dizayn ve yapısında sağlaması ve bunların testler neticesinde de sağlandığının yetkili otoritelerce onaylanması lazımdır. —> Patlayıcı gaz grupları. Alev sızdırmazlık test istasyonu.

ALEV SIZDIRMAZ CİHAZ TANITMA KODU, ASLz (Alev sızdırmaz) test sertifikası ve imal lisansı alınmış bir cihazın etiketinde bulunan ve cihazın alev sızdırmazlık karakterini belirten kod. Bu kod aşağıdaki şekilde verilir.

                 Ex     d.e   I.II   T5

Alev

sızdırmaz cihaz     x      —     —    —



Alev sızdırmaz

koruma tipi  —      x      —     —

Patlayıcı

gaz grubu    —      —     x      —

Cihazın

sıcaklık sınıfı —      —     —     x



 

ALEV SIZDIRMAZLIK (ALSz), Devamlı veya zaman zaman ark ve kıvılcım çıkararak çalışan cihazların, bilhassa elektrik motorlarının patlayıcı toz, buhar, gaz bulunan işyerlerinde yani patlayıcı ortamlarda, kullanılabilmelerini sağlayan özellikleri. Bu tür cihazların patlayıcı ortamlarda kullanılmaları için yapılışlarında ve kullanılışlarında özel tedbirler alınması gerekmekt ve bu konu genel olarak “Alev sızdırmazlık” kapsamı içinde tanımlanmaktadır. —> Patlayıcı gaz ortamı.

ALEV SIZDIRMAZLIK KORUMALARI, Alev sızdırmaz cihaz ve tesislerin, alev sızdırmazlık özelliğinde olmalarını sağlamak için kullanılan koruyucu aksesuar. Alev sızdırmaz cihaz ve tesislerin koruma tipleri ve sembolleri:

(d)     Alev sızdırmaz muhafaza

(e)     Artırılmış emniyet

(i), a, b         Kendinden emniyetli

(p)     Basınçlı koruma

(q)     Tozla koruma

(c)     Yağla koruma

(s)      Özel koruma



(N)     Sınırlı hava sızdırmaz

ALEV SIZDIRMAZLIK TEST İSTASYO-NU, Alev sızdırmazlık test sertifikası ve imâl lisansı vermeye yetkili otorite olan Maden Dairesi Başkanlığı adına alev sızdırmazlık konularını inceleyen, testlerini yapan, bu testlerden elde edilen neticeleri değerlendirip ilgililere aktaran, sertifika ve imâl lisans şartlarını takip ve kontrol eden kuruluş. —> Patlayıcı ortam standartları.

ALFA ALÇI, —> Alçıtaşı.

ALFA SEPİYOLİT, —> Lületaşı.

ALFRED (BERNHARD) NOBEL, (d. 21 Ekim 1833, Stokholm, İsveç-Ö.10 Aralık 1896, San Remo, İtalya); Dinamiti ve daha güçlü patlayıcı maddeleri geliştiren İsveçli kimyacı, mühendis ve sanayici.Ayrıca Nobel ödüllerini dağıtan vakfın kurucusu.

ALIN, 1) Ayak, taban veya galeri ( lağım, kılavuz, başaşağı, başyukarı vb.) ilerlemelerinde ve açık işletmelerde cevher, kömür veya taşta üretim ve ilerleme çalışmalarının yöneldiği dikey yüzey parçası. 2) Mermer işletmelerinde taşın çıkıntı yapan en ileri yüzü. 3) Ayna. 4) Arın.

ALINDA TAVAN BASINCI, İstihsal yerindeki alınmamış kömür damarı üzerinde tavan katmanlarının oluşturduğu basınç birikimi.

ALINDI BELGESİ, Maden hakkı için müracaatlarda ilgili dairece verilen ve üzerinde gün, saat ve dakika yazılı ve öncelik hakkını belirleyen belge.

ALIN KONVEYÖRÜ, Kazılan madenin ayak boyunca taşınmasını sağlayan konveyör.

ALIN MEKANİZASYONU, Alında madenin çıkarılmasında gevşetme ve yükleme işleminin makine ile yapılması. Alında madeni gevşetme ve yükleme işleminin; hemen hemen tamamı makine ile yapılan ayaklar “Tam Mekanize Ayak”, kısmen yapılan ayaklar da “Yarı Mekanize Ayak” diye isimlendirilir. Bu ayaklarda tahkimatın yerleştirilmesi el veya makine ile yapılabilir. Mekanize kömür kazısında tavanın, taban taşlarının sağlam veya çürüklüğüne, kömürün sertliği veya yumuşaklığına göre genel olarak, rendeliyici (hobel, kesici veya kesip yükleyici potkabaç makinesi veya tanburlu kesici) ve darbeyle koparıcı (ramgeret) makineler, tahkimat ünitesi olarak da alına dik testere veya sıra halinde sarma ile hidrolik veya sürtünmeli münferit madeni direkler veya takım halinde hidrolik yürüyen tahkimat kullanılır.

ALİDAT, 1) Bir ucu üzerinde dönebilen ve öteki ucu bölümler veya bir topografya plançetesi üzerinde yer değiştiren tahta veya madeni cetvel. 2) Bir teolitin hareket eden kısmı.

ALİYMAN YÖNTEMİ, Heyelanlı sahada alınan izleme noktalarının , ilk konumlarına göre ortaya çıkabilecek değişikliklerin, hareketsiz zemin üzerinde alınan iki nokta arasındaki bir referans doğrultuya göre belirlenmesi şekli. Bunun için aliyman başlangıçlarından birisine kurulan elektronik takeometre ile izleme noktasının doğrultudan sapma açısı ve noktaya olan mesafe ölçülür. Bu ölçüler belli zaman aralıkları ile tekrarlanarak izlenen noktanın hareket yönü ve miktarı değerlendirilir.           

ALLOMETAMORFOZ, —> Metamorfoz.

ALLOTROPİ, Kimyasal elementlerin farklı görünebilme özelliği. Örneğin, fosfor, allotropik değişim özelliğinden dolayı sarı ve kırmızı görünebilmekte; karbon; elmas, grafit ve amorf ( is) şekillerinde olabilmekte; gazlar arasında oksijen, ozon hâline dönüşebilmektedir. Berzelius tarafından isimlendirilen allotropi, bir strüktür ( iç yapı) olayıdır. Allotropik maddelerin bir yapıdan diğer yapıya dönüşmesiherzaman mümkündür; diğer taraftan kimyasal özellikleri temelde farklı değildir.

ALLOTROPİK METAL, Çeşitli kristal strüktürüne (yapısına) sahip olan metal. Misal olarak demir, a, ß, d ve Ğ olmak üzere dört ayrı strüktürde olabilen allotropik bir metaldir. Miknatisi ve yumuşak olan a demir “ferrit” 768 ½C da ß demire, ß demir 910½C’da “austenit” d demire, d demir 1390½C Ğ demire dönüşür. a demir d demir haline geçerken kristal strüktürü değiştiğinden hacmi küçülür.

ALMAN GÜMÜŞÜ, Nikel, bakır ve çinkodan oluşan beyaz renkli; gümüşe benzer alaşım. —> Bakır alaşımları.

ALOKTON KÖMÜR YATAKLARI, Nebat enkazlarının yetiştikleri yerlerden başka yerlere taşındıktan sonra kömürleşmeleri sonucu meydana gelen külü fazla kömür yatakları. —> Otokton maden yatakları.

ALOXİTE, —> Korund.

ALSz (ALEV SIZDIRMAZLIK ONAY İŞARETİ), Yetkili otorite tarafından dizayn ve prototipi incelenmiş ve test edilerek sertifikalandırılmış alev sızdırmaz cihazların etiketine konan alev sızdırmazlık test istasyonunun amblemine alev sızdırmazlık onay işareti denir. Türkiye’de bu işaret çift parantez içinde ((ALSz)) dir.

ALSz TEST SERTİFİKASI VE İMAL LİSANSI, Bir cihazın dizaynının ve prototipinin alev sızdırmazlık test istasyonunda incelenip test edilmesi sonucu bu cihaz için hazırlanmış ve yetkili otoritelerce onaylanmış test sertifikası ve imal lisansı. İmalatçı firma, belirli bir cihaz için test sertifikası ve imal lisansını aldıktan sonra standartlara uygun olarak bu cihazı imal edebilir.

ALT, Mermer madenciliğinde taşın imalatta  oturduğu taraf.

ALTBANT KONVEYÖRÜ, Alt kısmı ile taşıma yapan konveyör.

ALTERASYON, 1) Yerkabuğunu teşkil eden (kayaçları) formasyonları oluşturan minerallerin fiziksel ve kimyasal etkilerle kompozisyonlarının değişmesi. 2) Bozulma. 3) Çürüme.

ALTERNATÖR, —> Generatör.

ALT HALAT, —> Kuyruk halatı.

ALTIN AYARI,  Saf altını takılarda kullanabilmek için katılan gümüş  ve bakırın miktarlarından dolayı  ortaya çıkan altın kalitesini belirleyen işlem. Altın işlemecilerinin eline, altın 995/1000 veya 999,5/1000tanımlamalarıyla  yani 24 ayar olarak gelir. Altın işleyenler bunu takılarda kullanabilmek için 22,18 ve 14 ayar haline getirir. İstenilen ayara getirilmek için saf altına ilave edilecek katkılar, beyaz altında 1/3 oranında gümüşten ve sarı altında 2/3 oranında bakırdan oluşur. 995/1000 saflıktaki 24 ayar altında; 22 ayar altın 995/916= 1,086 2445 hesabı ile elde edilir ve burada 86,24 gr katkı,  18 ayar altın 995/750= 1,32666... hesabı sonucu 326,66 gr katkı ve 14 ayar altında ise 995/585=1,700 8547yanı 700,85gr. katkı ilave edilir. Saf altını milyem olarak dikkate alan hesaplamada ise;

24 ayar altın, 1000/24 = 41,66 milyem

22 ayar altın, 1000/22 = 45,45 milyem

18 ayar altın, 1000/18 = 55,55 milyem



14 ayar altın, 1000/14 = 71,42 milyem olur.

ALTİMETRE, 1) Hava basıncından yararlanarak çalışan, yükseklik ölçme cihazı. 2) Yükseklik ölçer. Bellibaşlı iki tür altimetre vardır. Biri hava basıncını gösteren basınç altimetresi, diğeri bir radyo sinyalinin havadaki bir cisimden yere gidiş dönüş süresini ölçen radyo altimetredir.

ALTKESME, —> Potkabaç çekmek.

ALT TABAN YOLU, Uzun ayak üretim sisteminde, ayaktan gelen kömürü taşıyan bant veya vagonların bulunduğu galeri.

ALUNDUM, —> Korund.

ALÜMİN, 1) Alüminyum oksidinden ibaret olan değerli bir taş. Alümin içinde bulunan renkli maddelere göre —> Yakut (kırmızı), zebercet (sarı), safir (mavi) gibi ayrı adlar alır. 2) Suda çözünmeyen 2050½C’da eriyen, beyaz bir toz olan (Al2 O3).

ALÜMİNA, 1) Öğütülmüş boksit cevherinin, sudkostik etkisi, yüksek sıcaklık ve yüksek basınçlı buhar etkisi altında çözünürleştirilip; bu ortamda erimeyen komponentlerin çöktürülerek filtre edilip çamur hâlinde atılmalarından sonra, sıvı fazda teşekkül etmiş olan sodyum alüminat çözeltisinin, aşı maddesi olarak ilâve edilen alüminyum hidrat etkisi, karıştırma ve soğutma sonucu alüminyum hidrata dönüştürülmesinden sonra alüminyum hidratın çöktürülüp filtre edilmesi ve bunun da kalsine edilmesi sonucu meydana gelen ve alüminyum üretiminin ara maddesi olan suda çözünmeyen 2050°C da eriyen beyaz bir toz olan alüminyum oksit. ( Al2 O3).

ALÜMİNOTERMİ,  Alüminyumun, yüksek  sıcaklıklar  elde  etmek  ve  bazı  metalleri  hazırlamak  için  kullanılması.

ALÜMİNOZ, —> Pnomokonyoz. Toz.

ALÜMİNYUM,  (Al), Gümüş  parlaklığında  beyaz, özgül  ağırlığı  2.56  (2.7) olan, 658°C’de  ergiyen, 2056°C’’de  kaynamaya  başlayan  hafif  metal. Çekme  mukavemeti  muhtelif  durumlarda  7-18 kg/mm2. Uzama, muhtelif  durumlarda  %2-6  veya  %20-35. Alüminyum  metali, dövmeye, çekmeye ; özel  bir  kaynak  tozu ile  kaynak  yapılmaya  uygun   olup ; ince  tel  şeklinde çekilebilir, en  ince tabaka  şeklinde  haddelenebilir  ve  darbeyle  işlenebilir. Açık havada  ve  inceltilmiş  organik  asitler  etkisine  karşı  dayanıklıdır. Alüminyum, yumuşak  olup, demirden  üç  kat  daha  hafiftir  ve alüminyumun  özgül  ağırlığı  bakırdan  üç  defa  düşük  olmakla  beraber  iletkenliği  bakır  iletkenliğinin  %62' sine  erişir. Alüminyum  oksijene  karşı  büyük  bir ilgisi  olmakla  beraber  ince  bir    amorf alümin  tabakası  (Alüminyum  oksit  veya  hidroksit) ile  (0,1)  korunursa  havadan  müteessir  olmaz, suyu da  bozundurmaz. Alüminyumun  yumuşaklığı  birçok  uygulama  alanında  saf  olarak kullanılmasına  imkan  vermez; bu  bakımdan, genellikle  “hafif  alaşımlar”  adı  verilen   çeşitli  alüminyum  alaşımları  yapılır. Üretim, gümrük, uluslararası  ticaret  ve  alüminyumla  ilgili  örgütlerin sistemlerinden  kaynaklanan, alüminyum  sınıflandırmaları  vardır. Üretim  aşamalarına  göre  alüminyum  sınıflandırmasını  aşağıdaki  gibi  yapmak  mümkündür :

a)Döküm  mamullleri  (döküm  ingotu, işleme  ingotu, sürekli  döküm  levha, granüle  alüminyum, toz  alüminyum),       b) Hadde  mamullleri  (en  az  6 mm  kalınlığı  haiz  “sıcak  levha” , 0.2 mm-6mm arasında  olan  “soğuk  levha”, 7-200 mikron   arasında  kalınlığı  olan —> “Folyo”),    

c) Ekstrüzyon  mamulleri  (içi  dolu  profiller, içi  boş  profiller, alüminyum  tel)

d) Parça  döküm  mamulleri  (kum  döküm  mamulleri, kokil  döküm  mamullleri, basınçlı   döküm  mamulleri).



ALÜMİNYUMLAMA,   Demir  gibi  ucuz  bir  metali, ince  bir  alüminyum  tabakası  ile  kaplayarak  gerek  sulu  ortamda, gerek yüksek  sıcaklıklarda  aşınmaya  karşı  koruma  usulü.

ALÜMİNYUM BRONZU, İçerisinde % 89-95 arasında bakır, % 5-11 aluminyum bulunan aluminyum alaşımı.

ALÜMİNYUMUN SINIFLANDIRILMASI, —> Alüminyum ürünleri.

ALÜMİNYUM TAŞI, Boksit.

ALÜMİNYUM TUNCU, % 4-15 arasında bir oranda alüminyum ve daha az miktarlarda başka metaller içeren bakır alaşımları. Güçlü ve yenime (korozyona) karşı dirençli bir alaşım olan alüminyum tuncu pek çok makine parçasının ve aletin yapımında kullanılır. Altınsı rengi ve kararmaya karşı direnci nedeniyle kuyumculukta ve mimarlıkta da kullanım alanına sahiptir.

ALÜMİNYUM ÜRÜNLERİ, Kullanım alanlarına, üretim teknolojilerine, ticari ve endüstriyel sistemlere bağlı olarak elde edilen ve bunlar dikkate alınarak tasnife tabî tutulmuş alüminyum mamûlleri. Üretim teknolojisine bağlı olarak alüminyum; ( 1) Döküm ürünleri, (2) Hadde ürünleri, (3) Ekstrüzyon ürünleri, (4) Parça döküm ürünleri olmak üzere dört grupta toplanabilirler. Döküm ürünleri, kendi gurubunda

a) Döküm ingotu: Alaşımlı külçe, alaşımsız külçe, elektrik iletgeni ( ECG).

b) İşleme ingotu: Yuvarlak ve köşeli ingot ( Ekstruzyon ürünlerinin üretimlerinde kullanılır.)

c) Sürekli döküm levha ve çubuk.

d) Granüle alüminyum.

e) Toz alüminyum, olarak sınıflandırılır. Hadde ürünleri de, a) Sıcak hadde (6 mm ve daha üst kalınlıkta levha rulo). b) Soğuk hadde ( 0,2 mm- 6 mm arasındaki levha, rulo, şerit, disk). c) Folyo ( 7-200mikron inceliğinde levha) olarak tanımlanırlar. Ekstrüzyon ürünleri; a) Çeşitli profiller ve b) Alüminyum tellerden oluşurlar. Parça döküm ürünleri ise; a) Kum döküm ürünleri, b) Kokil döküm ürünleri. c) Basınçlı döküm ürünleri gibi üçe ayrılabilirler.



Özellikle gelecekteki kullanım alanlarının dikkate alınması ile yapılan ve ülkemiz “ Gümrük tarife ve istatistik pozisyonu” nda ( GTİP) esas alınan alüminyum ürünleri sınıflandırılması şu şekildedir: Külçe; alüminyum toz ve pullar; ekstruzyon ürünleri; levha, iletkenler; folyo; döküm ürünleri.

ALÜVAL CEVHER YATAKLARI, Primer ve daha yaşlı cevher yataklarının mekanik etkiler altında parçalanarak, başka bir yerde tekrar depo edilmeleri ve zenginleşmeleri suretiyle teşekkül eden cevher yatakları. Bunlar sekonder maden yatakları diye tanımlanan gruba girer. —> Eluvial maden yatakları.

ALÜVİYON, Genç jeolojik zaman içinde, sularla sürüklenerek bir yerde birikme meydana getiren gevşek sedimanlardan oluşan en genç formasyonlar.

ALPAKS,  Mekanik  direnci  pek  yüksek  olmayan  (18 kg/mm2), çok  kolay  bir  döküm  sağlayan  %13  silisyumlu, alüminyum-silisyum  alaşımı.

ALTIN RAFİNASYONU, Izabe sonucunda elde edilen ve bünyesinde % 90-95 Au bulunan ürünün, % 99,5 Au saflığına getirilmesi. İzabe sonucu elde edilen altının bünyesinde, altının yanısıra bakır, kurşun, demir, bizmut, arsenik, antimuan  ve çinko bulunabilir. Bu empüritelerin ayrılması ile, satılabilir kalitede ( % 99,5 Au) altın elde edilir. % 90- 95 Au içeren dore altının rafinasyonu “ Miller Yöntemi” ne göre yapılır. Buna göre dore metal Al2 O3 esaslı bir potada ergitilir ve eriyen sıvı metal içine Al2 O3  esaslı üfleme borusu ile Cl2 -gazı gönderilir. Em-püriteler sıvı klorür bileşiklerine ( Ag Cl, Cu Cl2, PbCl2, Zn Cl2 ) dönüşür veya bir bölümü buharlaşır. Klorlama süresinin sonlarına doğru empüriteler iyice azalınca altın da Au Cl3 şek-linde buharlaşmaya başlar. Bu noktada işlem tamamlanır. Oluşan bu sıvı,curuf alındıktan sonra yaklaşık ( % 99,5 Au, % 0,4 Ag, % 0,1 di-ğerleri) kompozisyonundadır. İstenirse bu metal anot bakırı şeklinde dökülerek elektrolitik rafinasyona ( Wohlwill prosesi) gönderilerek % 99,9 halinde altın üretilir. Miller yönetmiyle elde edilen altın külçeler 996-997 ve Wohlwill yöntemi ile elde edilen altın külçeler 999,5-999,8 saflıktadır.

Yüklə 5,49 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   55




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©www.azkurs.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin